Her gün ülkenin gündemine bomba düşüyor!..
F-16 dan, fırtına obüsünden falan değil..
Aman yanlış anlaşılmasın!..
Onlar sınır ötesinde düşüyor zaten…
Benim anlatmak istediğim başka bombalar!..
Adam okumuş, okumuş “Profesör” olmuş.
Biliyorum ne kadar zor olunduğunu, on yıla yakın akademik camianın içinde bulundum…
Adının önünde akademik unvanı olan çok sayıda çalışma arkadaşım, dostum oldu, en azından kızım unvanı olan bir akademisyen..
O unvanlar alınıncaya kadar ne zor iştir vesselam bilirim…
Güzel Sanatlardan Hukuka, Felsefeden Sosyolojiye,Tıptan Mühendisliğe, İktisattan Siyasal Bilimlere…
Kim ne derse desin..
“Bilim insanı” olmak saygı duyulacak bir kariyerdir..
Akademik dünyada bulunduğum süreçte; ne hikmetse İlahiyatçı akademisyenlerle tanışma imkanım olmadı!..
Bulunduğum ortamda İlahiyat bölümü yoktu belki de ondan..
Bu branştaki çağdaş, modern bilim insanlarını aşağıdaki örneklerinden tenzih ediyorum!..
Layık olanlara saygı duyuyorum.
Ama bazı had bilmezlere saygı duymuyorum.
Adam Profesör..
Hemde İstanbul’da yüz akımız bir üniversitemizde..
Adını bile yazmıyorum!..
Çocuk yaşta evliliği savunuyor ..
Rezalete bakar mısınız!..
Ha F-16 dan bomba atmışsın ; ha bu zehri akıtmışsın..
Özendirdiği şeye bak..
Sapık zihniyete bak!..
Çocuk be çocuk!..
O çocuk hayvanat bahçesinde kıllı, bıyıklı,sakallı ayıyı görse korkudan ödü patlar be!..
Utanma, sıkılma, ar, haya yok mu hiç..
Gel de buna saygı duy..
İslamiyeti böyle yobazlar yozlaştırırsa, bunları söyleme cesaretini de bunlara veren,tanıyan zihniyet ; “yöneten zihniyet” olursa; dindar nesil temelleri nasıl atılır diye düşünmeyin.. İşte böyle atılır!..
Allah’tan onu dinleme bahtsızlığındaki gençler Cumhuriyet gençleri de …Sallamadılar..
Memleketime bak!..
Bitmedi..
Bir bomba daha..
Yine bir profesör!..
Din referanslı kurumun başında bir de..
O’nun da adını yazmıyorum.
Lafa bak..
“Kur’an kurslarında bir tuğlası olana cennette ev verilecek”
Birkaç kere gidip gelmiş ki biliyor hazret..
Tövbeler olsun..
Herhalde cennette müteahhitlik yapmış!..
Kuran kurslarını özendirmek için söylediği lafa bakar mısınız?..
Bunun böyle olmadığını çocuklara, ergenlik dönemini yaşayanlara kim nasıl anlatacak?.,
Fetva veren bir kurumu temsil eden zat böyle yaparsa gerisi ne yapmaz!.
Bu mudur İslamiyeti sevdirmek?..
İnsanları dinden soğutmak için midir bu söylemler acaba diye düşünmüyor değilim..
Önemli bir makamın başındaki kişi olarak bunu yapıyorsan vay memleketin haline..
Hani o kurum son zamanlarda tartışılır hale geldi ya..Vallahi normal!..
Bombalardan bomba beğen!..
Bu minvalde bir konuya daha gelelim de işin vehametine hep beraber vakıf olalım..
İçişleri, Dışişleri, AB, Çevre, Ticaret, Kültür-Turizm, Enerji, Tarım…
Bunlar sizce ne kadar önemli?..
Bana göre çok önemli!..
Güvenlik, Dış Politika, Avrupa Birliği, Ticaret, Enerji,Tarım Politikaları…
Ülkenin omurgası olan icracı Bakanlıklar değil midir?..
Öyledir!..
Peki Diyanet bunlar kadar önemli midir?..
Bana göre değildir bugünkü önemi ve işlevi tartışılır!..
Gelin görün ki;
Diyanet ; bu Bakanlıkların bütçesini 2022’ye kadar 37 katrilyonluk(eski para) dev bir bütçe ile geride bırakmıştır.
Evet iyi okuyun!..
Bu paralar nerelere harcanacaktır ?..
Bazı Dernek ve Vakıflara mı acaba?.,
Evet!..125 trilyonu onlara..
Sayıları 170 bini aşan personele..
Çünkü bu memleketin toprağını işleyen, üreten çiftçisi ile ilgili destekleyici, gelişmiş tarım politikalarına Diyanet kadar ihtiyacı yok herhalde..
Çünkü bu memleketin gelişmiş turizm politikaları ile turist girdisine, geceleme sayısına Diyanet kadar ihtiyacı yok herhalde..
Çünkü bu memleketin enerji yatırımlarına Diyanet kadar ihtiyacı yok herhalde..
Çünkü bu memleketin iç güvenlik yatırımlarına, dış politikadaki omurgalı organizasyonlara Diyanet kadar ihtiyacı yok herhalde..
Neye ihtiyacı var?..
Birilerine göre ; dindar nesile…
Gördük o ışık evlerini… Gördük o malum yurtları..Gördük o tarikat yuvalarını..
Bırakın bu işleri..
Bu memleketin neye ihtiyacı var biliyor musunuz?.
“Çağdaş, modern, soran, sorgulayan, araştıran eğitimli, ilkeli , liyakatlı bireylerden oluşan genç nesillere..”
Bir de, bir de..
Vurduğu yerden ses getirecek, sessiz çoğunluğun sesi olacak güçlü muhalefete…
Nokta!..