Fransa seçim sonuçlarını Türkiye solu hep takip etmiştir.
Devleti yönetme biçimleri yarı başkanlıkta olsa parlamentonun bir ağırlığı vardır. Ayrıca laiklik konusundaki tutumlarıyla da benzeşikliği olan bir ülkeydik! Fransız devriminin insanlığın gelişimine katkısını söylemeye gerek yok…Yeri gelmişken Abdülhamit istibdadından kaçan Jön Türklerin Fransa’da örgütlendiklerini, özgürce çalışabildiklerini eklemesem olmaz…
Malum 68 gençlik hareketi de Fransa’da başladı sonra bize kadar geldi…
Bize kadar dememin sebebi şu:
Elli dört yıl öncesinden bahsediyorum. O zaman, telefon, telgraf, radyo gazete, dergi dışında başka bir kitle iletişim aracı yoktu.
Şimdi öyle mi?
Kutuplarda bir kıpırdanma olsa görüntüleri anında dünyaya yayılıyor.
En uzak haber cepteki telefon kadar yakın…
Sözü geçtiğimiz hafta sonu sonuçlanan Fransa seçimine getirmek istiyorum…
Genellikle biz ve bizim gibi ülkelerin göstereceği basiretsizliği bu sefer Fransa solu gösterdi. Acaba diyorum bu kez de biz Fransayı mı etkiledik?
İki hafta önce yapılan birinci tur seçimde adaylar şu oyları almışlardı:
Büyük sermayenin adamı Macron %27,8 ile birinci
Faşist Le Pen %23.01 ile ikinci sıraya geldi ve ikinci tura kalarak Macron’un rakibi oldu. Burada dikkat çekmek istediğim Fransa solu ne yaptı?
Sol aday Melanchon %22 oy alarak %1,2 farkla son turda Macron’un rakibi olma fırsatını kaçırdı. Tıpkı bizdeki gibi sol birbirinin açığını arayıp kimse kimseyi beğenmediği için toplam oyları %10,1 olan irili ufaklı sol partiler Melanchon’a oy vermeyerek faşist Le Pen’in oyunu yükseltiler…
İkinci turda Macron %58′ Le Pen %41,4 oy aldı. Görüldüğü gibi sağ oylar Le Pen’in oyunu daha da yükselti sol oyların çok büyük bir bölümünü alan Macron da yeniden başkan seçildi…
Halbuki sol oylar ilk turda birlikte hareket etse sağın alternatifi sağ olmayacak sol aday % 32,1 oyla birinci parti olacak ve o havayla muhtemelen seçimi de kazanacaktı. Kazanamasa bile oylar artacağı için gelecek seçime kendine olan güveni artmış olarak girecekti…
1968’den bu yana Fransa’da kartlar ilk kez yeniden karılacaktı ama fırsat kaçırıldı…
Ülkesi benzemesin…
Behiç İstanbulluoğlu’nun tüm yazılarını okumak için tıklayın…