Bugün memlekete geldim…
Annemi ziyarete..
İhtiyaçlarını almak için şöyle bir çıktım..
Ev “Turan” caddesinde ..
Buğday apartmanı..13/1…
Önce karşıdaki..
Saraç İrfan ustaya uğradım..
Yanı başında Sobacı Aydınlara..
Önder ve Ahmet Aydın’a..
Oradan Metin Tulpar’ın dükkanına..
Recep ile sağdıcım Hüseyin Karaağaç’ın yanına..
Oradan Bakkal Sabri Salar’a..
Bir Sakarya gazozu beş tane Algül bisküvi 25 kuruşa…
Yanıbaşında yine mahallenin saracı..
Oğulları Tamer’le Tahsin okuldan geliyorlar..
Turan caddesi Saraçlar arastası..
Karagözoğlu..Vedat’ın babası..
Peynirci Mümtaz’a merhaba..
Karşıda Sarfaklarlı Apartmanı..Altında Terzi Nusret yanında Mevsim Terzihanesi Mustafa bey..Oğulları Nejat’la Cevdet..
Hemen aradaki dükkanda Helvacı İsmail..
Eczacı Lefter Hüseyin’in babası..
Cadde tenha..At arabaları iş bekliyor…Caddenin çöp hizmetlisi Hüseyin Aga..Karşıda Doğan apartmanı..Altında Halıcı İsmail..Kapıda Pego bisikletiyle Aydın Doğan..
Ortada Ali Cansırtoğlu’nun bakkal dükkanı..Oğulları Aclan, Abdullah, Haluk hepsi orada..
Uzun zamandır gelmeyince tanıdıklara uğramadan olmuyor ya..
Hepsine gönülden merhaba..
Yanda Yeşil Bursa Oteli…
Köşede Foto Hürriyet..Şinasi Kant..
Arka merdivenlerden koşarak Hal’e çıktım..
Önce Havacılar Kooperatifine..
Oradan Hal’in içine..
Kasap Rasim Aktan’a..Çıkışta Seyhan Bakkaliyesine..Kapıda Zeki Seyhan’ın babası kasketiyle..Hemen önünde kelleci…
Oradan Turşucu Nihat’a..Yanında kuru kahveci Celil hafıza…Millet kuyrukta..Elim kolum dolu…Yeni Çarşı’da Saylan kardeşlerden günlük gazeteleri aldım…Turhan Saylan ve kardeşi yan yana..
Doğru Kürt Beşir in dükkanına..Sakız almaya..
Aradan hemen Bandırma Bakkaliyesine..Çiroz, lakerda,tarama falan..Oradan alt köşede bizim Erkan Erdiner’in babası Rıfkı amcaya…Elimdeki fileler ağırlaştı..
Annemin saç boyası “İgor A6” için faytoncuların aradan Güneş mağazasına..Rıza bey’e..
Listeye baktım…Fermuar, firkete, bigodi de var..
Bir nefesleneyim artık..Yakında Lale pastanesi..
Çöktüm masaya..Pudra şekerli keşkül..Kendime geldim..
Bu enerjiyle eve dönerim dedim..
Yavaş, yavaş yürürken oyuncakçı Narin’in vitrinine takıldı gözüm.. Trampet, Borozan, Bilye, Yürüyen asker…. Ahh ah…Oradan Sümerbank’ın köşesinde Tatlıcı Cemal Amcayı görünce “tulumba tatlısı” alınmaz mı?..
Örücüler caddesinden vur aşağıya..
Sağda Ege Leblebicisi..Mis gibi leblebi kavruluyor..Biraz şekerli,biraz sade..
Bir külah da “yusuf” yapmak için toz…
Yeter artık geldim işte eve..
Birde baktım ki..
Döndüm arkama..
Ne terzi kalmış; ne helvacı..
Ne saraç; ne bakkal, ne de turşucu..
Hayal mi gerçek mi derken..
İrkildim birden…
Ne mutlu bana ki;
Baktım ; karşımda duran annem..
Hayatta kalan birkaç kişiden..
Sahiden..
Meçhule kalkan o gemiden..
***
Ne güzel dostluklar,
ne unutulmaz esnaf komşulukları..
Film gibi geldi ve geçti gözümden..
Yaşanmışlıklar 50 yıl önceden de ..
Anlatıp okunması aç gözünü, kapa gözünü..
İki dakika bile değil..
Ebediyete göç edenlere rahmet,
aramızda olanlara sağlık sıhhat…
Siz; siz olun…
An’ı yaşayın..İyi yaşayın..
