Aylardır yerel seçimle yatıp kalkıyoruz.
Siyaset yazıları, seçim notları birbirini kovalıyor.
Gazetecinin görevi eleştirip, doğruları göstermek.
Ama günümüzde bırakın eleştiriyi soru sormak bile cesaret istiyor.
Gazeteciler bir çok yanlışı görmezden gelebiliyor.
Biz ise elimizden geldiğince doğruları söylemeye çalışıyoruz.
“Seçim Manzaraları” yazımızda da dikkatimizi çeken iki yanlışa dikkat çekmiştik.
Birisi Bağlar Sokağı’ndaki garip duraktı.
Vatandaşın otobüse binip, indiği durağı bir konteyner süslüyordu.
Bizde bu durağı gündeme getirdik.
“Karesi Belediyesi Başkanı ve Büyükşehir Belediye Başkan adayı Yücel Yılmaz’ın vizyonuna ve ekibine yakışıyor mu?” diye sorduk.
Sağolsunlar Karesi Belediyesi’nden aradılar.
Konu ile ilgili bilgi verdiler.
Sorunun durağın yer değiştirmesinden kaynaklandığını ve bu sorunun çözümü için harekete geçtiklerini söylediler.
***
Diğer konu ise Altıeylül Belediye Başkanı Hasan Avcı’nın Altıeylül Ortaokulu önündeki parkı baştan aşağı kapatan bez pankartıydı.
Bu kez “göreve geldiği günden bu yana mütevazılığıyla dikkat çeken başkana, seçimler öncesi ‘önce tevazu’ diyen başkan adayına bu görüntü yakışıyor mu?” diye sorduk.
Altıeylül Belediyesi görevlileri bu yazı sonrası pankartı hemen indirdi.
Okulun ve parkın önü açıldı.
Başkan Hasan Avcı bununla yetinmedi.
Telefonla arayıp, eleştiriyi doğru ve haklı bulduğunu söyledi.
Açık alan ilanlarını yerleştiren görevlilerin ayarı kaçırdığını kabul etti.
Üstelik eleştiri ve uyarılar için teşekkür etti.
Her zaman basının haklı ve yerinde eleştirilerine açık olduklarını vurguladı.
Eleştiriyi sevmeyen bir toplumda iki belediyenin çalışanları ve başkanlarının başka bir sorumlu aramadan yanlışı kabul etmesi, yanlıştan dönmesi herkese örnek olmalı…
Gazeteciler de gördükleri aksaklıkları, yanlışları çekinmeden gündeme getirmeye devam etmeli…