Ne zaman bu ve buna benzer bir haber okusak…
Hayata karanlık bakarız.
Işıklar söner.
Kuş seslerini duyamaz,
Renkleri seçemez oluruz.
Ecrin’in kelime anlamı “hediye, sevap, bir emeğin karşılığı, mükafat” olarak geçiyor.
Samsun Vezirköprü’de 23 gün önce kaybolan Ecrin’in cesedi bulundu, köyüne 1 kilometre mesafede.
Ne zaman bir bebek ölse…
Dünyada yer çekimi kalmamış da her şey dökülür gider.
Tutunacak dal bulamazsınız.
Ağaçlar çürür.
Kelimeler anlamsızlaşır.
Gülmek biter.
1,5 yaşındaydı Ecrin.
Tüm bebekler güzeldir ya..
Tüm bebekler yaşamayı sonuna kadar hak eder ya..
Medyadaki fotoğraflarına bakın… El kadar yelek var üzerinde; bir fotoğrafta karşımıza çıkan.
O yeleklerin hepsi beyazdır.
Erkek olanlarınkine mavi, kız olanlara pembe desenler falan konur.
18 aydır hayattaydı Ecrin.
Dere yatağında, parçalara ayrılmış cesedini buldu Orman İşletme Müdürlüğü ekipleri…
Haberi duyunca…
Kağıdın beyazı, yazının siyahı, göğün mavisi, ağacın yeşili gitti.
Önce ayakkabıları bulunmuş.
Sonra giysileri.
Dere yatağında vücudunun parçaları.
İnsanın beyninde ne kadar kötü kelime varsa hepsini dökmek, sonsuzluğu yırtarcasına bağırmak, alıp başını gitmek istiyor insan.
İnsan bitiyor.
Nerede ve nasıl olursa olsun,
Bir bebek öldü mü?..
Hayat sürer mi sanırsınız?..
Tecavüz emaresi var mı otopsiden sonra belli olacakmış
-da…
Parçalara ayrılmış cesedi.
Yapanı yakalasanız n’apacaksınız?..
Yargılama, cezaevi, müebbet olsa ne yazar?..
İdam deniyor ya; idam olsa ne farkeder?..
Ecrin var mı?..
Yok.
1,5 yaşında bebek öldürülüyorsa…
Dünyada bebekler ölüyorsa…
Suç ile, kaza ile, savaş ile…
Hayata dair ne kalır ki elinizde.
Çaresizlikten başka.
Tarifsizlikten başka.
Gözlerine bakın Ecrin’in.
Ne diyebilirsiniz ki.
Ne zaman bir bebek ölse bu gezegende.
Kuşlar duyulmaz, dere akmaz, güneş aydınlatmaz olur.
Yaşadığımızı mı sanırız?