“Bana çiçek getirin, dünyanın bütün çiçeklerini buraya getirin!” Köy öğretmeni Şefik Sınığ’ın son sözleri.
“Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum / Bütün çiçekleri getirin buraya,
Öğrencilerimi getirin, getirin buraya / Kaya diplerinde açmış çiğdemlere benzer
Bütün köy çocuklarını getirin buraya / Son bir ders vereceğim onlara,
Son şarkımı söyleyeceğim / Getirin getirin… ve sonra öleceğim.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum, / Kır ve dağ çiçeklerini istiyorum,
Kaderleri bana benzeyen / Yalnızlıkta açarlar, kimse bilmez onları,
Geniş ovalarda kaybolur kokuları / Yurdumun sevgili ve adsız çiçekleri,
Hepinizi hepinizi istiyorum, gelin görün beni / Toprağı nasıl örterseniz öylece örtün beni.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum / Afyon ovasında açan haşhaş çiçeklerini
Bacımın suladığı fesleğenleri / Köy çiçeklerinin hepsini, hepsini,
Avluların pembe entarili hatmisini / Çoban yastığını, peygamber çiçeğini de unutmayın.
Aman Isparta güllerini de unutmayın / Hepsini, hepsini bir anda koklamak istiyorum. / Getirin, dünyanın bütün çiçeklerini istiyorum.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum. / Ben köy öğretmeniyim, bir bahçıvanım,
Ben bir bahçe suluyordum, gönlümden, / Kimse bilmez, kimse anlamaz dilimden, Ne güller fışkırır çilelerimden,/ Kandır, hayattır, emektir, benim güllerim,
Korkmadım, korkmuyorum ölümden,/Siz çiçek getirin yalnız, çiçek getirin.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum, / Baharda Polatlı kırlarında açan,
Güz geldi mi Kopdağı’na göçen / Yörükler yaylasında Toroslarda eğleşen.
Muş ovasından, Ağrı eteğinden / Gücenmesin bütün yurt bahçelerinden
Çiçek getirin, çiçek getirin, örtün beni /Eğin türkülerinin içine gömün beni.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum, / En güzellerini saymadım çiçeklerin,
Çocukları, öğrencilerimi istiyorum. / Yalnız ve çileli hayatımın çiçeklerini,
Köy okullarında açan, gizli ve sessiz /O bakımsız, ama kokusu eşsiz çiçek.
Kimse bilmeyecek, seni beni kimse bilmeyecek, / Seni beni yalnızlık örtecek, yalnızlık örtecek.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum / Ben mezarsız yaşamayı diliyorum,
Ölmemek istiyorum, yaşamak istiyorum. / Yetiştirdiğim bahçe yarıda kalmasın,
Tarumar olmasın istiyorum, perişan olmasın / Beni bilse bilse çiçekler bilir dostlarım / Niçin yaşadığımı ben onlara söyledim,
Çiçeklerde açar benim gizli arzularım.
Dünyanın bütün çiçeklerini diyorum / Okulun duvarı çöktü altında kaldım,
Ama ben dünya üstündeyim, toprakta / Yaz kış bir şey söyleyen sonsuz toprakta,
Çile çektim, yalnız kaldım, ama yaşadım / Yurdumun çiçeklenmesi için daima, yaşadım,
Bilir bunu bahçeler, kayalar, köyler bilir / Şimdi sustum, örtün beni, yatırın buraya,
Dünyanın bütün çiçeklerini getirin buraya.” Ceyhun Atuf KANSU
23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMINA ÖZEL ANMAK İSTEDİĞİM 17 NİSAN AYDINLIĞINI ANADOLU’YA TAŞIYAN PROMETELERİ YAD ETMEK VE BU GÜZEL BAYRAMI bu duygu ve düşünceler içinde kutlamak; bize bu güzel bayramı ihsan eden güzel insanlarımız kahraman şehitlerimizin, Ulu önder Mustafa Kemal ATATÜRK ve silah arkadaşlarının, aramızdan ayrılan öğretmenlerimizin manevi huzurunda saygıyla eğiliyor, yıldızlar yoldaşları, güneş yollarını aydınlatsın diyorum. *İ D U R A K İ *