Profesör unvanlı köşe yazarı dedi ki: “Şeriat kurallarını uygulamada engel yok, değişim için anaokulundan üniversiteye kadar okul açmak mümkün”
Neyin değişimi?
Neye değişecekmişiz?..
*
Eski bir HDP’li vekil, Cumhuriyet Bayramı ile ilgili tweet attı:
“Türk’ün bayramı Kürdün yasıdır”
Cumhuriyet; bu topraklarda yaşayan aklı başında Kürtlerle beraber kurulmadı mı?..
Kurtuluş Savaşı’nda omuz omuza mücadele verilmedi mi?
*
Malum gazetenin yazarı yazdı:
“Yüzme seanslarında erkek ve kız çocuklarını aynı havuza sokan anlayış hüküm sürüyor…
Nefse hoş gelen her şey istek ve arzuları da tetikler…
Birileri sporu kullanıp gelenek, örf, adet, dini inançların yara alması ve hatta yok olmasını sağlayabilir”
Nefse hoş gelen?..
Çocukların yüzmesi mi nefsinize hoş geliyor?
Tutun nefsinizi!
İstek ve arzularınız mı tetikleniyor çocuklarla?..
Nasıl bir sapkın ve sapık bir bakış açısıdır bu?..
*
Salacak sahilinde düzenlenen Cumhuriyet etkinliklerindeki Cumhuriyet Valsi için Üsküdar Belediyesi’nin Gençlik ve Spor Hizmetleri Müdür Yardımcısı “Üsküdar’a ihanet” demiş.
Nasıl bir ihanetmiş bu?..
Daha açık anlatsalar da bir anlasak!
*
Sahte Peygamberin cenazesine katılanlar cenazeyi çekmek için birbirini ezme tehlikesi geçirmiş.
Ezilme tehlikesi geçirenlerden kaçı acaba Kur’an-ı Kerim’in Türkçe mealini bir kez okudu da içinde yazanları anlayabildi?
*
“Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü”nde kadınlara polisin uyguladığı orantısız ve gereksiz şiddeti gördük.
Ne gereği vardı tam da “kadınlara şiddet olmasın” dediğimiz o gün bu gereksiz gücün?..
Terör yok, silah yok, düşmanlık yok…
Belki bir saat sonra dağılacak ve haklı bir protesto gösterisinde bir kez olsun şiddet göstermeden izlenemez miydi?..
Ne kazandırdı polisin orantısız şiddeti?..
*
2018 yılında yurt dışına göç eden Türklerin sayısı bir önceki yıla oranla yüzde 20 artmış.
Dünyada en çok milyoner kaybeden 3.ülkeymişiz. Vatandaşları yurtdışında en fazla gayrimenkul alımı yapan 4. ülkeymişiz.
İzaha gerek var mı, yurt dışına yol alanlar haliyle nitelikli ve varlıklı insanlar?
Bu kaçışın hepimizi rahatsız etmesi gerekmiyor mu?
*
Yenilenen ders kitaplarında erkek egemen bakış açısı, kadının erkeğin hizmetçisi gibi pek çok görsel yer alırken bir yanda dondurma reklamına kafayı takan RTÜK’ü eleştiriyoruz ama bir de bakıyoruz ilköğretim 4.sınıf kitabındaki görsele; külah içinde bulunan dondurma toplarını birbirini öpen kadın ve erkek görseliyle çizmişler!
*
Uzun bir zaman dilimi değil yukarıya alıntıladığımız kesitler..
Sadece bir ayda notlarımıza iliştirdiklerimizden bir demet..
Akıl çıkmış baştan..
Dört bir yanımızda saçmalık, düşmanlık, akılsızlık…
Bitiyor işte 2019… Dıgıdık dıgıdık 2020’ye…
Böyle mi?
*
Kadim bir Anadolu deyişidir:
Ağaç demiş ki baltaya:
-Sen beni kesemezdin ama sapın benden. Ölen ben. Öldüren benden.
*
Anlayana… Yorumsuz…