Yağcıbedir yörüklerinden olan Sarıalan’a, Ahmed Vefik Paşa oturma emri verdiğinde Işıklar çiftliği yol çatının olduğu yere oturmuştur. Düzoba, Hisaralan, Beyköy, Dereköy, Dallımandıra, Bahçedere, Yüncüören ve Yaren olmak üzere bu 8 mahallenin Oymak beyi olan Beyköy’den Oymakbeyi Bostan Bey, ” Ergama (Gökçeyazı) halkının hayvanları halkına zarar verir” düşüncesiyle “sen buraya oturma Halil Ağa” diyerek şu anki yeri olan sarı çiçekli yaylaya oturma izni vermiş. O günkü Kara Halil Dede, 12 oğlan, 1 kız ve 5000 hayvan ile buraya gelip yerleşmiştir. Yağcıbedir oymağı, Osmanlı arşiv vesikalarına göre Avşar boyuna mensuptur. 16’ncı yüzyılda Çukurova yöresinde yaşayan Bedirli Avşarlarının bölgeye gelmiş bir koludur. Bunlar devlete yay imal ettiklerinden dolayı Yaycıbedir olarak anılmışlardır. Yaycı sözü daha sonra Yağcı sözüne dönüşmüştür.
Bugün Balıkesir’in Alltıeylül ilçesine bağlı bir mahalle olan Sarılalan’ın tarihini, en genel hatlarıyla bu şekilde anlatabiliriz. Kadim bir geçmişe sahip köyümüzün doğal güzellikleri görülmeye değerdir. Balıkesir’e ya da başka bir şehre giden halkı, Sarılalan’ın tertemiz havasından, insana huzur veren yeşilliğinden ayrı kalmak istemez. Hemen köyüne geri dönmek ister. Türk Milleti’nin misafirperver olduğunu unutturmayan köylümüzün kapısı herkese açıktır. Sarılalanlı çocukların hepsi cana yakındır. Onlar, doğup büyüdükleri köylerinin yollarını avuçlarının içi gibi bilir. Sizi köylerinde değme turist rehberlerine taş çıkartacak bir performans sergileyerek gezdirirler. Köyümüzdeki çoğu ailenin günlük yaşantısı hemen hemen aynıdır. Çoluk çocuk tarlaya giderler. Hep birlikte hayvanlarını otlatırlar. Akşam olunca da sanki bütün gün çalışan kendileri değilmiş gibi büyük bir keyifle sofralarını kurarlar. Aile bireyleri, sofrada birada bulunmanın mutluluğunu yaşar.
Ne yazık ki son yıllarda onurlu bir tarihi paylaşan, köylerinde birlik ve beraberlik içinde yaşayan Sarıalan halkının, huzurunu kaçıracak ve sağlığını tehdit eden gelişmeler yaşanıyor. CVK Madencilik, yıllardır köyümüzün her tarafına tehlike saçmaktadır. Altın arama sondaj çalışmalarını sürdürmektedir. Köylülerin evlerine çok yakın olan, her gün hayvanlarını otlatmaya ve tarlalarını sulamaya gittikleri alanda maden şirketinin varlığını hissetmekteyiz.
Bu durum hem köy halkı hem de hayvanlar için oldukça risklidir. Altın aramak için açılan çukurlar için hiçbir güvenlik önlemi alınmamaktadır. Daha önce içinde kimyasallar bulunan sondaj kuyularına bir inek düşmüş. Şirket, inek için sahibine tazminat ödememiş. Köylümüz, bu çukurlardan dolayı oldukça endişeli. Söz konusu çukurların etrafına sadece tel çevrilmiş. Yapılan işlemin çok ama çok yetersiz kaldığını bizzat gördüm.
Şirketin çalıştığı alanda yer alan çeşmeler artık akmıyor. Köye gittiğim gün evlerde sular kesikti. Temizliğe ve hijyene daha çok önem vermemiz gereken salgın dönemini de göz önüne alırsak köylümüzün sağlığı gerçekten de büyük bir risk altındadır.
Kabul edilemez bu durum karşısında, Balıkesir Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nü acilen sondaj alanlarını denetlemeye çağırıyorum. CVK Madencilik tarafından açılmak istenen altın madeni projesi için köylülerin ve Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği başta olmak üzere birçok doğa ve çevre derneklerinin itirazlarına rağmen, ÇED OLUMLU kararı verildi. Bazı köylülerle birlikte Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği ve Ege ve Marmara Çevre Belediyeler Birliği itiraz davası açtı. Mimarlar Odası Balıkesir Şubesi de ayrıca dava açtı.
Şirket daha önce “Bu projede siyanürle zenginleştirme yapmayacağım” demişti. Davacı olan bütün kurumlar buna inanmadığını belirtmişti. Daha dava görülmeye başlamadan şirket projeye “siyanürlü zenginleştirme” ifadesini ekleyerek yeniden ÇED sürecini başlattı. Bundan dolayı yakın bir zamanda Sarıalan’da yeni bir halkın katılımı toplantısı yapılacak.
Bizler de Balıkesir İli İvrindi ve Altıeylül İlçeleri’nin Sarıalan, Gökçeyazı, Çamköy, Sofular başta olmak üzere daha pek çok köyünü etkileyecek projede yeni ÇED sürecini takip etmeye devam edeceğiz. Sarılan ve bölge halkının yanında yer alacağız. Çocuklarımızın köylerinde sağlıkla yaşamaları için mücadelemize devam edeceğiz. Her şeyin sonunda kazanan köylerimiz ve köylümüz olsun, maden şirketi değil…
İlgilenenler için Sarıalan Köyü’nden görüntüler: https://www.youtube.com/watch?v=-AiYXloZj1I