Değerlerin hızla değişime uğradığı bir süreç yaşanıyor. Bunun nedenleri vardır.
Değişimlerin faillerinin kim olduğu, neler amaçladığı akademik araştırma konusudur.
Bu gelişmeler, karşısında yaygın eğitimlerin, hutbelerin insanlara rahat ve huzur içinde yaşamalarını sağlayacak etkileri olmalıdır.
Cuma hutbelerinin amacı bizleri; dinî konularda bilgilendirmek mi, yoksa dini konuları verirken toplumun ve bireylerin sağlığını, huzurunu bozan her türlü kötülüklerin yok edilmesi konusunda ayetler, hadisler çerçevesinde insanları uyarmak mıdır?
Hutbeler incelendiğinde genel olarak vatandaşın bildiği bilgiler tekrar edildiği görülmektedir.
Bu haftaki Cuma hutbesinde, “Kitaptan sana vahyolunanı oku, namazı da dosdoğru kıl. Çünkü namaz, insanı hayâsızlıktan ve kötülükten alıkoyar. Allah’ı anmak olan namaz, en büyük ibadettir. Allah yaptıklarınızı hakkıyla bilir”. Ayetinden ve “Kıyamet günü kulun hesaba çekileceği ilk ameli namazdır.” Hadis’inden hareketle namaz kılmanın öneminden bahsedildi.
Namaz kılanın dolandırıcılığa, besin maddelerine hile katmaya, başkalarına kötülüklerde bulunmaya (..) yeltenmemesi gerektiği konularına değinilmedi.
Toplumsal vicdan, değerlerimizin yıpratılması karşısında yaralıdır.
Her gün dolandırıcı tarafından dolandırılmak ya da besin maddelerine yapılan hile ile hastalanmak durumuyla karşı karşıya kalabiliyoruz.
***
Son bir ay içinde iki defa teknoloji kullanılarak dolandırılmak istendim.
Kimlik numaram kullanılarak ATM’den bankadaki telefon numaram silindi.
Bu yöntemi uygulayan benim telefonum yerine kendi telefonunu kimlik bilgilerime kayıt ettirmek isterken banka güvenlik sistemi müdahale ediyor.
Banka, telefon numaramın silindiği konusunda “bu işlemi siz yapmadıysanız bankamızla iletişime geçiniz” diye bana mesaj gönderiyor.
Zamanında müdahale etmeseydim, dilekçeler yazıp bankaya sorumluluk yüklemesiydim şu anda mağdur durumda olabilirdim..
Sadece bu kadar mı geçen ay aldığım zeytinyağından şüphelenerek tahlil ettirdim.
Yağda trilinnoiein 0,25 olması gerekirken 10.49 çıktı.
Bu şu anlama geliyor: zeytinyağının içinde insan sağlığına zararlı ne ararsan var.
Üç yıl önce de bana sahte bal satan esnafla aynı camide Cuma namazındaydım.
Hutbeler, bu insanları ıslah etme konusunda yeterli içeriğe ve üsluba sahip değilse boşu boşuna zaman harcanıyor demektir.
Alpaslan bey.ne kadar güncel kanser gibi bir konuya değinmişşin.Durüst olana aptal denilen.Sahtekarlık yapanlarıda alkışlıyan bir toplumun acısını artık camiler kalıplaşmış kelimelerle değil güncelleştirerek topluma ışık tutmalıdır.