featured
  1. Haberler
  2. GÜNCEL
  3. ÇOK SOSYAL MEZARLIK – Hakan TOPALOĞLU

ÇOK SOSYAL MEZARLIK – Hakan TOPALOĞLU

İnsanoğlu hayatından hayatlar yaratmakta usta oldu.

Bir çalışanın, memurun, işçinin, öğrencinin, çiftçinin hayatından başka hayatlar çıkarmak mümkün. Bir çalışanın emeği ile doğan değer, memurun çalışmasından doğan işlemler, işçinin teri ile doğan ürünler ve öğrencinin bilgi ile savaşımı bambaşka hayatları karşımıza çıkarır.

Çalışsın çalışmasın, emek versin vermesin, yorulsun ya da yorulmasın; çalışan, memur, işçi ya da öğrenci, hayatın içinde karşımıza katil olarak da çıkabilir, hırsız olarak da kendini gösterebilir ya da gündeme yön veren bir bilge dahi olabilir. Hayatından hayatlar çıkarıp günümüze sunan insanoğlu, hayata yön de verebilir, hayatlara son veren de olabilir. İnsan bu, neylerse güzel eyler diyemesek de; neylerse kendine eyler.

İnsanın yarattığı edebiyat, müzik, resim ya da heykel sanatları, insanın varoluşunun güzele ve akla yönelen sesleriydi. Bu sesler günümüzde dahi varlığını sürdürse de başka hayatların içinde bir obje olarak duruyorlar. Müzik, günün fon müziğidir artık. Yolda, araçta, evde müziği dinlerken o ezgiyi dinlemiyoruz artık; günümüzün fon müziği olarak kullanıyoruz. Hayatımızı, insanları ve olguları “kullanarak” geçiriyoruz. İnsan ya da sanat günüz insanı için bir meta, bir obje ya da bir kullanımlık malzemedir artık. Kullan at dünyasında insanlar, birbirlerini ve hayatın seslerini kullanarak yaşıyorlar. Bu yüzden, çalışan ürettiği sürece kullanılabilir bir varlıktır çalıştıran için. Bu yüzden, günümüz sevdaları tüketim üzerine kurulu. Bu yüzden, tükettiğin sürece varsın ürün satanların gözünde.

Kendini ve hayatını tüketmekte ustalaşan insanoğlunun kurduğu sanal dünyalar ise günümüzün tüketim merkezleri oldu. “Çok sosyal medya” olarak nitelendirebileceğimiz sanal medya ortamlarında günümüz insanı, çıkar yangınları, işlenen suçları, sevmediği insanları, hoşuna gitmeyen olayları, hatta eş dost akrabayı bile lanetliyor, suçluyor ve yola getiriyor.

İnsanın kendine kurduğu en büyük hapishaneler, çok sosyal medya ortamları. İyi kötü hepimizin işi ya da derdi vardır ama hepimizin işinin de derdinin de çok sosyal medya ortamlarında laf yetiştirmek, laf atmak, ahkam kesmek, ülkeyi kurtarmak olduğu günümüz dünyasında, içine kendimizi hapsettiğimiz hapishanelerde boşluğa seslendiğimizin de farkında değiliz.

İcat edenin tüketim, reklam ve paylaşım amacıyla var ettiği çok sosyal medya ortamlarını, yapmadıklarımızı yaptık zannetmenin sihirli aynası olarak kullanıyoruz. Paylaşımlara gelen beğeni sayısı, takipçi sayısı, yorum sayısı derken sayılara tahvil ettiğimiz bir dünyamız var nicedir.

Ve okumadığımız kitaplarımız var artık. Ne de olsa çok sosyal medya ortamlarında o kitaplardan alınıp alınmadığı belirsiz alıntılar var. Bakıyoruz, beğeniyoruz ve paylaşıyoruz.

Ve izlemediğimiz filmler var artık. Ne de olsa çok soysal medya ortamlarında filmlerin fragmanını ve hata repliklerini görebiliyoruz.

Gitmediğimiz yerler var artık. Açıyoruz hesaplarımızı ve gidenlerin gittiği kadarıyla ekranlarımızdan bakıyoruz.

Hayat zannettiğimiz hayatlarımız var artık.

Başsağlığı dileklerini bile hesaplarımızdan iletiyoruz.

Gidenlerin gittiği mezarlıklardan daha beter mezarların içinde yaşadığımızın farkında bile değiliz.

 

 

 

0
sevdim_bunu
Sevdim Bunu
0
_ok_sevdim_bunu
Çok Sevdim Bunu
0
g_ld_rd_
Güldürdü
0
karars_z_m
Kararsızım
0
bu_ne_bi_im_bi_ey
Bu Ne Biçim Bişey
0
k_zd_rd_n_z_beni
Kızdırdınız Beni
ÇOK SOSYAL MEZARLIK – Hakan TOPALOĞLU
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Balikesir24saat ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!