featured
  1. Haberler
  2. YAZARLAR
  3. ÇİZGİDE YAŞAYANLAR

ÇİZGİDE YAŞAYANLAR

           Çizgi üzerine hafızamda yer alan “ ÖNCE ÇİZGİ VARDI…” diye başlar. Sonrası insanlığın eseridir. İlerleme, iletişimin, insanlık aleminin ve insanının yaratıcılığının eseridir.

         “ Göbekli Tepe” buluntuları, bilinegelen insanlık tarihi  bilgilerini, yeniden güncellememiz gerektiğini belirtmektedir.

         Mezopotamya Havzası’nın tarihsel yapısına, genel olarak baktığımızda; ilk kentler M.Ö 3500-3000 arasında Sümer’de ortaya çıktı. Uruk’ta yapılan kazılar Sümerlerin fonetik olarak kodlanmış semboller kullanarak ilk bilgi kaydı sistemini geliştirdiğini belirler.

         M.Ö. 4000 yılından itibaren eski küçük tarım toplumlarından bazıları 10.000’den fazla nüfuslarıyla rahipler ve yazıcılar tarafından yönetilen tapınak devletler kurarlar. Yazı kentlerin doğuşu ve toplumsal bilgi ağlarının büyüklüğü ile ilişkilidir. 12 bin yılık geçmişe sahip bu Mezopotamya havzası, her yönüyle yeniden  araştırılmaya gerek duymaktadır. Peygamberler diyarı olarak da anmak gerekir.

         “Yazının evrimsel tarihine baktığımızda; “Gelişkin olmayan hiyeroglif yazı olan piktogramlar için” imge anlatımlı simge sistemi” denilebilir. Latince kökenli pictos-gramas: resimli anlatımlardır.”

         Günümüz modern yazıdaki sembollerin aksine piktogramlar doğrudan olarak gösterdikleri şeyin resimleridir. Bu sebeple de bir dile ait değillerdir. Resimsel olan bu yazı, insan ve hayvan uzuvlarının yoğunluyla  dikkat çeker.

         Duygu,düşünce ve günlük eylemlerimizin ifade biçimleri içinde oldukça anlamlı ve özenli bir yer alarak, insanın süslü düşünme ve analitik düşünme yöntemlerinin başlangıcı sayılır.

         Çizgi anlam olarak tanımlamak gerekirse noktalar kümesi olarak tanımlanır (………………………). Aynı düzlemde bulunuşlarına göre isimlenirler. Başlangıcı ve bitişi aynı düzlemde iki noktadan geçen çizgilere  doğru (_________) çizgi olarak tanımlanır. Aynı düzlemde üç noktadan geçen  noktalar kümesi kırık ( L N M Z) çizgilerdir. Aynı düzlemde aynı doğrultuda bulunmayan noktaları birleştiren noktalar kümesi ( C G S O ) doğrusal olmayan eğri çizgiler olarak  adlandırılır.

         Çizgi tanımlamalarımızı aşıp, duygu ve düşüncelerimizi  imgelemeye, sembolleştirmeye yarayan çizgisel çalışmalar çocukluğumuzdan başlayarak, yetişkinliğimizde sanatsal boyutlara ulaşır.

         Çağdaş teknolojilerin gelişimi sonucu çizginin anlam ve boyutları değişerek, gelişerek, insanlığa hizmet anlamında, çizgisel  ikonlar, resimler ve sembboller yaşamımıza yön vermeye çalışmaktadırlar.

         İnsan kuşakları, çizgisel anlatımlarla X Y Z  biçimlere, anlamlar yüklenerek adlandırılır…

         İnsanın ve insanlığın gelişimine kabaca baktığımızda; yaş gruplarına göre  cizgisel çalışmalarda yeni anlamlara bürünmektedir.

2-4 yaşlarında KARALAMA ,

4-7 yaşlarında ŞEMA ÖNCESİ ,

7-9 yaşlarında ŞEMATİK ,

9- 12 yaşlarında GERÇEKÇİLİK,

12-14 yaşlarında DOĞALCILIK  dönemi gözlemlenir.

         Bu dönemleri aşan eğitim dönemlerinde; duygu, düşüncelerini  ifade eden, çocuk çizgi filmleriyle, çizgi gelişimleri  estetik ve analitik gelişimleri, aşarak,eğitimsel, siyasal alanlardaki duygu düşünceleri ifade etme anlamında; mizahi yaklaşımları ifade etmede yerini alır.

          Çizgiyle ifade becerilerine,

         Evrensel anlamda baktığımızda; kara kalem resim çalışmaları,çizgi romanlarıyla başlayan, görsel yaşamımız, analitik düşünme yetimizin gelişmesine, katkıları küçümsenemez.

          Dünyayı yönetmeye kalkan küresel kültürel değerlerinin  ilk ürünleri; çizgi romanları, polisiyle serüvenler, aşk öyküleri, kovboy maceralarıyla insanlık aleminin hafızasını teslim almaya yönelik çalışmalardır.

          Çizgi filmler, olağanüstü çizimleriyle karşımıza çıkmaktadır. Çocukların hayal dünyalarını  allak bullak ederek,teslim almaya yönelik, kültür enjeksiyonları kontrol edilemez boyutlara ulaşmaktadır.

         Günümüz  çocuk oyunlarıyla  anne ve baba ve ebeveynlerin kaygılarına yeni kaygılar yüklemektedir.

         Yazar Şükran Soner;
Evrensel çizgi ustası TURHAN SELÇUK seçkisi, ikinci kitabı “ “MANZARA-İ UMUMUMİYE” de usta hali pür melalimizi  ortaya koyan desenleriyle  toplumsal düzeni  hiciv ederek çizdiği karikatürlerle; siyasetçileri, göbekli patronları, sömürü dünyasının kartellerini, emekçilerin  bu düzen karşısındaki durumlarını,   zaman içinde yaşanan yozlaşmaları, medyatik anlamda ki düşünce ve basın hürriyetine, insan haklarına olan  aykırı duruşları vurgular…

         Günümüz mizahı yaşama baktığımızda halimiz pür melalimiz berbat durumda olduğunu ortaya koymaktadır. Bu durumda yazı ile ifade edemediklerimizi çizgi ile ifade etmeninde  mümkün olmadığı günleri yaşadığımızın farkında olmalıyız  * İ D U R A K İ * .

“SARHOŞUN AYILDIĞI AMA CAHİLİMİZİN AYILMADIĞI”

 BİR ZAMAN DİLİMİNDEN GEÇTİĞİMİZİN FARKINDA OLMAK GEREK.

 HAYDİ HAYIRLISI….

0
sevdim_bunu
Sevdim Bunu
0
_ok_sevdim_bunu
Çok Sevdim Bunu
0
g_ld_rd_
Güldürdü
0
karars_z_m
Kararsızım
0
bu_ne_bi_im_bi_ey
Bu Ne Biçim Bişey
0
k_zd_rd_n_z_beni
Kızdırdınız Beni
ÇİZGİDE YAŞAYANLAR
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

1 Yorum

  1. 14 Ağustos 2021, 14:04

    Esaslı bir yazı. Tebrikler dostum. Sağlık, mutluluk ve iyi şanslar dileklerimle…

    Cevapla
Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Giriş Yap

Balikesir24saat ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!