CHP’nin ilçe kongreleri Gömeç ve Edremit’le başladı, Balya ile sürdü.
Gömeç ve Edremit’e gidememiştim ancak Balya kongresini izleme şansı buldum.
Edremit’ten sonra Balya’da da tek aday çıktı.
İlçe kongrelerinde, ilçe başkan adaylarından çok il başkan adayları yarışıyor.
“İlçe kongreleri, il kongresinin bir provası gibi oluyor da” diyebiliriz,
İl başkan adayları ekipleri ile birlikte bu kez Balya’daydı.
Divan Başkanı Ali Kemal Deveciler adaylığını açıklayan isimlere söz verdi.
Bu da tartışmaları ve Behiç İstanbulluoğlu’nun ilginç sorusunu getirdi.
“İl başkan adaylığı başvurusu için süre doldu mu”
Şu an CHP’de il başkan adaylığını açıklayanlar Serkan Sarı, Ender Biçki, Ömür Boyuer, Hilmi Okur ve Murat Karacan olarak sıralanıyor.
Ancak yeni bir adayın çıkması da sürpriz olmayacak.
Balya’daki kongrede 4 il başkan adayı konuştu.
Hilmi Okur adaylığını açıkladığı basın toplantısında olduğu gibi güzel mesajlar verdi.
Divan Başkanı Deveciler, “Ben 36 yıldır konuşuyorum, çok fazla konuşmayacağım ama bir selamlama yapmam gerekiyor ” sözleri ile Okur’a pas attı.
“Çarıklı Erkanı Harp” diyebileceğimiz Okur da topu 90’a taktı:
“Sayın Deveciler siz 36 yıldır konuşuyorsunuz, milletvekili de belediye başkanı da oldunuz ama CHP iktidar olamadı. Benim dedem de babam da muhalefette öldü. Artık iktidar olmalıyız.İşte ben bunun için adayım”
CHP’lilerin artık başkanlık, vekillik gibi kişisel makamlardan çok partinin iktidarı için çalışması gerekiyor.
Çünkü partililer Okur’un da dediği gibi muhalefette yaşamaktan ve ölmekten bıktı.
***
İl Başkan adaylarından Ender Biçki de güzel konuştu.
Özellikle “CHP’nin kalesi “Ayvalık’ın 15 yıl sonra kaptırılması, Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimindeki “taktiksel hatalar” Biçki’nin Serkan Sarı yönetimine getirdiği eleştirilerden başlıcaları oldu.
CHP’nin yerelde iktidar olması için kadrolarının mutlaka yenilenmesi ve değiştirilmesi gerektiğini savunan Biçki, “Yeni bir heyecan ve ruhla Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşunun 100. yılına girmek zorundayız” dedi.
Biçki’nin mesajı da iktidar isteyen Okur’unkine benziyordu:
” Artık şarkı dinlemek değil, şarkı söylemek istiyoruz”
***
Ömür Boyuer ise 31 Mart seçimleri ile birlikte siyasi atmosferin değiştiğini anımsatırken, seçimlerde başarı için “il yönetiminin örgütle barışık olması” gerektiğini vurguladı.
“Ortak akıl ” vurgusu ile sadece başkanın ya da yöneticilerin değil üyelerin partiyi yönetmesi gerektiğini bir kez daha yineledi.
En doğru sözü ise “Devrimcilik lafla, sözle olmuyor” oldu.
Ömür Boyuer konuşmasının sonunda İl Başkanı Sarı’ya bir “uyarı” ve “ihbar”da da bulundu.
Balıkesir merkezde Altıeylül ve Karesi’de delegelerinin telefonla aranarak baskı yapıldığını, delegenin özgür iradesine ipotek konmaya çalışıldığını iddia etti.
Boyuerin son mesajı da iktidar özlemini dile getiriyordu.
“Dostça kalın, CHP’de kalın, iktidarda kalın”
***
İl Başkanı Serkan Sarı’nın da çok güzel konuştuğunu (demek ki iyi hatip olmak için ille de imam hatipli olmak gerekmiyor) ancak delegelere baskı yapıldığı yönündeki iddiaya yanıt vermediğini yazmak durumundayım.
“31 Mart yerel seçim süreci sancılı geçti, artıları oldu, eksileri oldu, hatalarımız oldu, doğrularımız oldu. Ama üst üste koyup çıkardığımızda ortada bir gerçek var. Hamaset yapmaya gerek yok, boş konuşmaya da gerek yok” diyen Sarı 31 Mart seçimleri ile CHP’li belediye sayısının Balıkesir’de 5’den 8’e çıkarıldığını, Burhaniye ve Balya’nın 5, Gömeç’in 15, Gönen’in 35 yıl sonra yeniden kazanıldığını anlattı ama kaybedilen Ayvalık’tan pek söz etmedi.
Sarı’nın ” Bugün Balıkesir’de CHP iktidarın en güçlü adayıdır. Bugün AKP’den daha fazla güce ve AKP’den daha fazla etkin bir siyasete hakimdir. Muhalefet bugün büyükşehir meclisinde bir dengeyi getirmiştir. CHP’nin onayı, desteği ve oluru olmadan o Meclis’ten artık hiç bir karar geçemez hale geldi ” sözü de tartışmaya açık… Su zammı ve lunapark alanının satışı ile ilgili oylamada hatta Paşacamii’nin etrafındaki parsellerin devrinde bunun pek de doğru olmadığını gördük…
***
İyi Parti ile yapılan ittifak gereği Ahmet Akın’ın Balıkesir’deki adaylığının geri çekilmesi sonrası masayı yumruklayarak tüm Türkiye’nin dikkatini çeken Sarı, İstanbul ve Ankara’nın kazanılması ile teselli bulmuş görünüyor.
Bu konuda söylediklerini de yazmakta fayda var:
“İstanbul’da Ekrem İmamoğlu kazandı dediğimizde ne hissediyorsunuz ya da Ankara’da Mansur Yavaş kazandı dediğimizde ne düşünüyorsunuz. Türkiye’nin dört bir köşesinde büyükşehirleri kazandığımızda ne düşünüyorsak, buraya nasıl geldiğimizi de yine hep birlikte düşünmek zorundayız. Bu bir ittifak ruhu ile, bir ittifakla oldu. İttifakta bir yerleri alırken, bir yerleri de veriyoruz. Evet biz adayımızla yola çıktık, 20 ilçemizde mitingler yaptık, başarılı bir program götürürken, Balıkesir’e, bize bir özveri gösterme gereği düştü. Bunu zaten ilçe başkanlarımızla görüştük, başkan adaylarımızla konuştuk, tartıştık. Genel Başkanımız bize bir görev verdi. ‘Sayın Başkanım Ankara’yı, İstanbul’u iki büyük kenti almak zorundayız. Bunun için de sizlerin, Balıkesir’in özveri göstermesi gerekiyor. Balıkesir’den bir özveri bekliyorum ‘ dedi. Ama isteyelim ama istemeyelim bu özveriyi göstermek zorunda kaldık. Bunu da uzunca bir süre tartıştık. Hiç bir şey oldu bittiye gelmedi. Adayımızın da arkasındaydık sonuna kadar, mücadelemizin de, iddiamızın da arkasındaydık … Kararları da yine ortak akılla aldık. Yöneticilerimizin görüşleri alınarak, onların oy birliği ve oluru ile kararlar alarak yol haritamızı çizdik…”
***
Serkan Sarı’nın da CHP’nin iktidara geleceğine olan inancı tam. Bu konuda da şu açıklamayı yaptı:
“.. Bu yol haritasında görüyoruz ki, bu ittifakın ve mücadelenin tek kazananı var Balıkesir’de: Cumhuriyet Halk Partisi. Bugün Balıkesir’de en büyük gelişimi ilerleyen sağlayan CHP’dir. Bunu sizler başardınız, bunu birlikte başardık. Bitti mi mücadelemiz ? Hayır asıl mücadelemiz şimdi başlıyor. Bu aldığımız gücü, bu yetkiyi en iyi şekilde kullanıp, bu gerici anlayışa, bu faşist, baskıcı AKP anlayışına karşı, onun yandaşı ve yardakçılarına karşı hep birlikte daha fazla birbirimize sarılacağız. Artık önümüzde CHP’yi iktidar yapma mücadelesi başlıyor. Yerelde iktidar olmamız yetmiyor. CHP bu yıkıma dur demek için büyük bir görev ve misyon yüklenmiştir. Bu kongreler bizlere heyecan verecek, umut verecek güç verecek kongrelerdir. Bu kongreler Sivas kongresi, Erzurum kongresi kadar önemlidir. CHP’nin iktidarı çok yakın. Geçtiğimiz günlerde Ankara’daydım, Meclis’te ziyaretlerde bulundum. CHP iktidara geliyor. Ama bunu sağlayacak olan en önemli ve tek bir gerçek var, bu da örgütümüzün bir olması, bir arada olması, inanması ve mücadeleye destek olmasıdır. Birlik olmak zorundayız. Bunu başarmak zorundayız. Bu bir tercih değildir, bir inisiyatif değildir, bir zorunluluktur. Derler ya, ‘sevmesek de saygı duyalım’. Hayır, sevmek de zorundayız. Birbirimizi seveceğiz, birbirimize saygı duyacağız, yetmiyor inanarak birbirimize güç vereceğiz. ”
***
Divan Başkanı Ali Kemal Deveciler kongreyi, ” İnşallah bu kongre muhalefette kaldığımız son kongre olur, bir daha ki kongrede CHP iktidarını hep birlikte yaşarız” diyerek kapattı.
CHP’lilerin iktidar özlemi bitecek mi?
Bunu hep birlikte göreceğiz…