Havran’ın Halılar ve Büyükşapçı Köyleri’nde Teck Madencilik A.Ş. (Bahar Madencilik) tarafından gerçekleştirilmek istenen altın madeni projeleri için Balıkesir 2. İdare Mahkemesi tarafından 26 Haziran cuma günü yerinde inceleme ve keşif gerçekleştirildi. Keşfe çok sayıda çevre örgütünün temsilcisi de katıldı. Çevreciler Havran Barajı’nın maden bölgesine çok yakın olduğunu, projenin zeytinlik alanları etkileyeceğini ve projenin yerinin Zeytin Yasası’na aykırı olduğunu anlattı ve “ÇED Gerekli Değildir” kararının iptalini istedi.
Söz konusu projeler için Balıkesir Valiliği’nce 2010 yılında Teck Madencilik A.Ş.’ye “ÇED Gerekli Değildir” kararları ve işletme izinleri verildi. Firma daha sonra kapasite artışı ve patlatmalı kazı yöntemleri ilavesi için yeni ÇED süreçleri başlattı ve “ÇED Gerekli Değildir” kararları aldı. Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği patlatmalı kazı ilavesi dosyaları için Ege ve Marmara Çevre Belediyeler Birliği (EMARÇEP) ile birlikte 26 Eylül 2018’de ” ÇED Gerekli Değildir” kararının iptali için dava açtı ve davayı kazandı. Ancak Danıştay yerel mahkemenin bilirkişi incelemesi yapmadan karar verdiğini gerekçe gösterip kararı bozdu.
Balıkesir 2. İdare Mahkemesi de bunun üzerine keşif yapılmasına hükmetti. Söz konusu projelerin ruhsatları bu süreçte Teck Madencilik A.Ş. tarafından Bahar Madencilik A.Ş.’ye devredildi.
Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği, keşif kararının tebliğinden itibaren projelerin etkileyebileceği Büyükşapçı, Halılar, Kocaseyit, Sarnıç, Dereören Köylerinde ve Havran merkezinde bir dizi bilgilendirme toplantıları ve kurum ziyaretleri gerçekleştirip, broşür dağıttı. Edremit merkezde de bilgilendirme standı açtı, köylüler ve bölge halkı keşfe davet edildi.
Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği yöneticileri, Burhaniye Çevre Platformu, Balıkesir Çevre Platformu, Havran Çevre Platformu temsilcileri ve köylüler keşif günü Havran’da buluştu. Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği ve EMARÇEP’İN gönüllü avukatı Filiz Sonsuz ile birlikte, maden mühendisi, jeoloji mühendisi, biyolog, orman mühendisi ve çevre mühendisinden oluşan bilirkişi heyeti ve mahkeme hakimi ile bir araya gelerek ilk önce Halılar Altın Madeni Proje Alanına çıkıldı. Av. Sonsuz, dava dilekçesinde de yer alan projeye itiraz gerekçelerini, Havran Barajı’nın çok yakın olduğunu, projenin zeytinlik alanları etkileyeceğini ve projenin yerinin Zeytin Yasası’na aykırı olduğunu anlattı ve “ÇED Gerekli Değildir” kararının iptalini istedi.
Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği Başkanı Mehmet Akbulut, derneğin ekolojik yıkımlara karşı verdiği mücadeleyi ve altın madenciliğinin bölgeye vereceği zararı anlatarak projenin iptal edilmesi gerektiğini belirtti. Daha sonra söz alan derneğin bilim kurulu üyesi maden mühendisi Esenay Hacıosmanoğlu ise Havran civarında yer alan altın madenleri projelerinin haritası üzerinden projeye ilişkin teknik eksikleri ve hataları anlattı. Bölgede birden fazla projenin yan yana bulunduğunu ve bunların kümülatif etkisinin dikkate alınması gerektiğini vurgulayan Hacıosmanoğlu, ayrıca şirketlerin gerçek niyet ve projelerini gizleyerek, uzun ve detaylı ÇED süreçlerinden kaçmak için öncelikle çok küçük ÇED alanları için başvuru yapıp yönetmeliğin arkasından dolanarak, “ÇED Gerekli Değildir” kararı alıp buna dayalı işletme izni alarak alana yerleştiklerini daha sonra kapasite artımına gittiklerini, bunun kamuyu ve halkı kandırmak olduğunu ancak kamunun da bile bile bu duruma göz yumduğunu iddia etti.
Halılar Köyü’nden sonra Sarnıç, Dereören ve Eğmir Köylerinden geçilerek karaçam ormanları içinde yer alan Büyükşapçı Altın Madeni alanına gidildi. İşletme izni almış olan proje kapsamında kısa bir süre deneme üretimi yapıldığı belirtilen alanda yapılan keşifte Hacıosmanoğlu söz konusu projenin aslında hükümsüz olduğunu çünkü aynı süreçte dava konusu ruhsat kapsamında Demirtepe Altın Madeni Projesinin de ÇED sürecinin başlatıldığını, aynı ruhsat kapsamında birbirinden farklı iki ayrı proje gerçekleştirilemeyeceğini, bunun bir aldatmaca olduğunu söyledi. Demirtepe Altın Madeni Projesinin de durdurulduğunu belirten Esenay Hacıosmanoğlu,aynı ruhsat kapsamında her iki projede açık ocak alanları ve pasa alanlarının çakışmadığını ve farklılıklar olduğunu ve keşfi yapılan bu davanın düşmesi gerektiğini savundu. Projelere ilişkin itirazlar yazılı olarak da Mahkeme Hakimine sunuldu.
Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği’nden yapılan açıklamada, ” Oldukça başarılı geçen keşif sonucu davayı yeniden kazanacağımızı umuyor ve bekliyoruz. Halılar ve Büyükşapçı davalarımızın gönüllü avukatı sevgili Filiz Sonsuz’a, bölgeden katılan köylülerimize ve Havranlılara, BURÇEP, HAVÇEP ve Balıkesir Çevre Platformu’na, son dakikada araç sorunu nedeniyle keşfe gelemeseler de projelerin önceki süreçlerinde destek olan ve gönlü bizimle olan Ayvalık Tabiat Platformu, Gömeç Çevre Platformu, Bergama Çevre Platformu ve Artur Çevre Platformu’na, araç desteği veren Edremit Belediyemize ve bu süreçte alanda ve köylerde görev alan tüm dernek üyelerimize çok teşekkür ederiz” denildi. (balikesir24saat.com)
Bir yere baraj ve gölet yapıldıysa eninde sonunda altın madeni açılacaktır. Toplum bunu artık bilmelidir