Okuduklarımdan .. Kısa kısa notlar aldım Çanakkale Savaşları ve Atatürk hakkında yazılanlardan.
Bu konuda uzman olmaya gerek yok . Arşivleri yok edemiyorlar şimdilik.
Çanakkale Savaşında üç evladını şehit vermiş bir ailenin bireyi olarak elbette hüzün ve gurur bir arada oluyor.
Çanakkale şehidi büyük dedemiz, Balıkesir / Şamlı doğumlu Hacıhaşim Oğlu Osman’ın da Çanakkale Şavaşları’nda Alçıtepe Köyü (Kirte) Seddülbahir’de şehit olduğunu Genelkurmay kayıtlarından öğrenmiştim. 15 Eylül 1915 şehit düştüğü tarih… Rütbesi Nefer. Ancak şehit Osman tek başına değildir Çanakkale Savaşlarında. Üç kardeş olarak Çanakkale savaşlarına katılırlar. Diğerleri Cemil ve Nazım ” meçhul şehit ” olarak anılır ve mezarları bulunamaz. Balıkesir evladı olan , akrabamız Mesut Yılmaz’ın da iki amcası Çanakkale şehididir. Balıkesir şehitlerine Balıkesir Lisesi Keşşafları ( izcileri ) de katılırlar ve geri dönmezler. Mustafa Kemal’in askerleri ışıklarda uyuyun. Ruhunuz şad olsun.
Sakarya Savaşında kaçanların torunları olmadığımız için şehit dedelerimizi minnet , dua ve saygıyla anıyorum.
***
ATATÜRK’ÜN BASINDAKİ İLK RESMİ.
Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün basında yayınlanan ilk resmi.
29 Ekim 1915.
Birinci Dünya Savaşı’nın devam ettiği uzun yıllar boyunca ve Çanakkale Savaşı’nda yayımlanmış olan gazete ve dergilerde , Çanakkale’de çok büyük hizmeti geçen Mustafa Kemal ile ilgili olarak ne yazık ki çok az bilgi bulunmaktadır. Bunun nedeni Enver Paşa’nın kıskançlığı ve gazetelere özel olarak koyduğu sansürdü. Mustafa Kemal’in adını ve fotoğrafını yayımlamak o tarihte sansür nedeniyle yasaktı ve bu sansürün doğal sonucu olarak da olanaksızdı. Yasak ve olanaksızlık bu kadarla kalmıyor, Mustafa Kemal’in adını ve fotoğrafını yayımlamak, bu uygulamaya göre aynı zamanda bir suç da oluyordu.
Gazeteler onun Çanakkale’deki kahramanlıklarını anlatmak şöyle dursun bir fotoğrafını, hatta bir resmini bile yayınlayamıyordu.
“Tasvir-i Efkar” Başyazarı Yunus Nadi Bey, bu ürkütücü sansür engelini, bir gazetecilik zekasıyla aşarak, Mustafa Kemal’in yukarıdaki fotoğrafını yayımlamak başarısını göstermiştir.
Kaynak: Başkent Üniversitesi Kültür Yayını Bütün Dünya 2000
***
ÖMER SAĞLAM yazdı.
AT KATİLİ İNGİLİZLER, ÇANAKKALE’DEN NASIL KAÇTILAR?
Liman von Sanders’in Çanakkale Muharebeleri’yle ilgili olarak vermiş olduğu ilginç bilgilerden birisi de muharebelerin sonunda İngilizlerin nasıl geri çekildiklerine ilişkin bilgilerdir. Çekilme dediysek, sözün gelişi. Çünkü İngilizler geri çekilmemişler, resmen kaçmışlardır Çanakkale’den. Liman Paşa, Mustafa Kemal Paşa’nın kumanda ettiği Anafartalar mevkiindeki durumu anlatırken bakın neler diyor:
“Anafarta Grubu’nun birlikleri, önlerindeki boş arazide kara mayın tarlalarıyla karşılaştılar ve çok zayiat verdiler…İngilizler çekilirken, her neviden muazzam miktarda savaş malzemesi bırakmışlardı. Suvla Koyu’ndan Arıburnu’na kadar olan sahilde, beş çatana ile 60’tan fazla sandal terk edilmiş olarak yatıyordu. Dekovillerde (küçük demiryolu hattı), çok büyük miktarlarda telefon ve mania malzemesinin yanı sıra, yığınla her cinsten alet edevat, ilaç sandıkları, birçok sıhhiye malzemesi ve içme suyu hazırlama cihazı bulduk.
Geride, büyük miktarda top ve piyade silahı mühimmatı, pek çok araba ve top kundağı ile her türden hafif silahlar, sandıklar dolusu el bombası ve makineli tüfek namlusu bırakmışlardı. Yığınlar halinde konserve, un, gıda maddesi ve odun bulduk. Düşmanın bütün çadırlı ordugâhları, olduğu gibi bırakılıp feda edilmişlerdi! Bu, geri çekiliş niyetini muhtemelen en iyi şekilde gizlemişti. Gemilere bindirmeye vakit bulamadıkları için öldürülen yüzlerce at sıra sıra yatıyorlardı.
“Giyecekleri yetersiz olan ve orta karar beslenebilen Türk askerlerinin aldıkları ganimet saymakla bitmez. Yağmayı sık bir nöbetçi kordonu ile önlemeye çalıştım, ama bu beyhude bir gayretti. Yarımadadaki Türk askerlerini, akla gelen her nevi üniformadan derledikleri akıl almaz kıyafetler içinde görmek mümkündü. Çocuk gibiydiler. Hatta eğlence olsun diye, İngilizlerin gaz maskelerini (bile) takıyorlardı”
***
ATATÜRK’TEN ANZAK ASKERLERİNİN ANNELERİNE MEKTUP.
Mustafa Kemal Atatürk’ün Türk topraklarına gömülen Anzak askerlerinin annelerine 1934 yılında yazdığı mektup.
“Bu memleketin toprakları üstünde kanlarını döken kahramanlar! Burada dost bir vatanın toprağındasınız. Huzur ve sükun içinde uyuyunuz. Sizler Mehmetçiklerle yan yana koyun koyunasınız. Uzak diyarlardan evlatlarını harbe gönderen analar, gözyaşlarınızı dindiriniz. Evlatlarınız bizim bağrımızdadır, huzur içindedirler. Ve huzur içinde rahat rahat uyuyacaklardır. Onlar bu toprakta canlarını verdikten sonra artık bizim evlatlarımız olmuşlardır. ”
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK …
***
Son söz…
Çanakkale Geçilmez.