18 Mart Çanakkale Zaferinin 104. yıldönümünde Balıkesir Lisesi öğrencilerinden oluşan Keşşaflar ( İzciler ) Çanakkalede şehit olan Balıkesir Lisesi İzcilerini gururla ve minnetle andılar.
Balıkesir Kuvayı Milliye şehrine yakışır bir temsili tören ancak bu kadar güzel ve anlamlı olabilirdi.Bu törene emek verenlere , yürekten teşekkürler. Keşke bu tören ta başından sonuna kadar kayıt altına alınabilseydi. Güzel ve anlamlı bir arşiv olurdu.
Balıkesir Lisesi taş bina önünde başlayan törende konuşan Balıkesir Lisesi derneği başkanı Abdi Kahyaoğlu ,duygu dolu bir konuşma yaparak , bu yıl yapılan etkinliği Türkiye 7. Başizcisi Mehmet Hayati Köseley’e ithaf edildiğini belirtti.
” Liseli keşşaflar 104 yıl önce emperyalistlere ilk yenilgiyi tattıran yüreği vatan sevgisiyle dolu kınalı kuzularımızdır. Balkanların yetim çocukları bu okula Balıkesir Lisesine sığındılar. Çanakkale cehennemine gitmek için gönüllü oldular. Cesaret , kahramanlık bu okulun genlerinde var.Çünkü bu okul Balıkesir Lisesi. Bizler her zaman dik durduk, adaletsizliğe karşı durduk. Bu duruşumuz Balıkesir Liseli olmanın gereğidir.Biz bu duruşumuzla onur duyuyoruz.Biraz sonra bu genç keşşafları Çanakkale cehennemine uğurlayacağız ve 94 keşşafımız bir daha geri dönemeyecekler.Emperyalistler bize köleliği tattıramayacaklar ” dedi.Çanakkale yolcuları Sülüslerini aldılar ve törende bizler gözyaşlarımızla o günleri yaşadık. Sülüsünü alan bağırıyordu. Aldım..Aldım.. Vatan sağolsun.. Paşa Camii önünde analar oğullarına ” kınalar yaktılar ” genç keşşaflar ” kınalı kuzularımız ” oldular.
Keşşaflar önce Harmandalı oynadılar. Milli Kuvvetler caddesinde ” ikili güvende “.. Temsili tören sanki gerçek gibiydi. Tören boyunca gözyaşlarımı tutamadım. Balıkesir Milli Kuvvetler caddesini dolduran hemşehrilerimden bazıları tören geçişini gözyaşları içinde izlediler. Bu çok önemli bir duygunun görünüşüydü. O Çanakkale ruhunun gözyaşlarıydı. Mustafa Kemal sevgisiydi. Vatan için can verenlere minnettarlığın gözyaşlarıydı..
Keşşaf birliği temsili törende , Milli Kuvvetler caddesinden yürüyerek Balıkesir Garına geldiler.
Buradan trene bindirildiler, ve Çanakkale kınalı kuzuları olarak gittiler.. Bir daha geri dönmediler.
EZ CÜMLE…
Çanakkale kahramanlarına ” ben size ölmeyi emrediyorum ” diyen bir Mustafa Kemal’in askeri dehasının ortaya çıktığı , emperyalizmin ağa – babalarının yenilgisiyle Türk Zaferini tüm dünyaya tanıtıldığı bir destandır. Çanakkale Savaşı , Kurtuluş Savaşı’nın önsözüdür.
Türkiye Cumhuriyeti’nin tapusunun alındığı yer Çanakkaledir.
Çanakkale Geçilmez dedirten komutan Mustafa Kemaldir.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk kurduğu kurumlarla bu ülkenin temellerini çok sağlam atmıştır.
Erkanı Harbiye Umumiye Reisliği ( Genelkurmay Başkanlığı ) 3 Mart 1924 .
Diyanet İşleri Reisliği ( Diyanet İşleri Başkanlığı ) 3 Mart 1924.
Bu iki önemli kurumumuz aynı gün ve tarihte kurulmuştur. Çok anlamlıdır.
Atatürk’e saldıranların , ya da O’nu yok saymaya çalışanların bu ayrıntıyı bilmeleri gerekir.
Aslında yakın tarihimizi bilmeleri gerekir. Çünkü, Çanakkale kahramanı Mustafa Kemal’i bir dua ile bile anmayıp vicdanlarını mühürleyenlere ibret olsun.
Çanakkale kahramanı Koca Seyit ve tüm şehitlerimizin ruhu şad olsun.
Şu gerçek unutulmasın.
Emperyalistlerin ve işbirlikçi hainlerin en büyük korkusu ” Çanakkale Ruhudur ” O ruh hiçbir zaman ölmeyecek. Korkuları bundan ötürüdür !.
Çanakkale Şehidi büyük dedemiz.Mustafa Kemal’in Askeri. Bulgaristan Tırnava eşrafından Haşim Ağa oğlu OSMAN. 15 Eylül 1915 Alçıtepe ( Kirte ) Rütbesi Nefer.Şimdi Alçıtepe ( Kirte ) şehitliğinde yatar. Tüm şehitlerimizin durağı uçmağ , ruhu şad olsun. Vatanseverler size minnettardır.
Balıkesir Liseli Keşşaflar , dönmeyeceğini bile bile cepheye giden kınalı kuzularımız, aziz şehitlerimiz, bize verdiğiniz bu dersi anlatmayı ölene dek sürdüreceğim.
Ne mutlu Mustafa Kemal’in Askerlerine..
Ne mutlu Türküm diyene..
***
Atatürk, Türk ordusunu şöyle tanımlıyordu:
“Ordumuzun hiçbir neferi müstesna olmamak
kaydıyla takip ettiğimiz mukaddes davayı tamamen idrak etmiştir. Ordumuz sahip bulunduğu insani değerlerle birlikte milletin çelik parçasıdır.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükûmeti’nin ordusu; insanca ve bağımsız yaşamaktan başka gayesi olmayan, milletiyle aynı düşünce ve duyguyu paylaşan milletin öz evlatlarıdır. Ordularımız yüksek manevi ahlak, kuvvet ve kudretiyle milletimizin ve meclisimizin her türlü istek ve hakiki menfaatlerini gerçekleştirmesinin
garantisidir.”