Artık bıkkınlık verdi ama aynı sözlerle yazıma başlıyorum :
“Balıkesir Kuva-yi Milliye’nin başkenti diyoruz…
İstiklal Madalyası istiyoruz…
Cesur Balıkesir, Yürekli Balıkesir unvanına talibiz…”
Ama aradan 100 yıl daha geçse bu kafalarla bu unvanı da, o madalyayı da alamayacağımız açıkça görünüyor…
Balıkesir ne yazık ki son bir ayda Atatürk, cumhuriyet ve Kuvayi Milliye konusunda hep sınıfta kaldı.
Önce Atatürk’ün artık herkesin ezbere bildiği “Ben sporcunun zeki, çevik aynı zamanda ahlaklısını severim” sözleri hem de üniversite voleybol ligi maçları oynanırken yerinden sökülüp, salonun en uzak köşesine kondu.
Yapılan açıklama ise pek de inandırıcı değildi ve kimseyi tatmin etmedi..
Zübeyde Hanım’ın büstünün başına gelenler ise traji komik..
Balıkesirliler bir gün baktılar ki büst yerinde yok.
Büst yerinden alınırken uyuyan Belediyeciler başta depolar olmak üzere her yerde Zübeyde Hanımı aradı.
Neyse ki büstü yenileyip, onarmak isteyen Anneler Derneği almış!
Zaten Anneler Günü öncesi de yeni haliyle yerine kondu
Bu konuyla ilgili bana ulaşan en güzel yorum şuydu.
“Atatürk’e saygısı olmayan bir şehirde anneler yine kendi başlarının çaresine bakmışlar.
Azıcıkta bildikleri gibi yapınca ortalık karışmış”
Bu iki olayla ilgili tartışmalar bitmeye yüz tutmuşken bu kez Balıkesir’in yerel parlamentosu Büyükşehir Meclisi’nde Türkiye Cumhuriyeti’ni simgeleyen T.C. ibaresinin belediye binasının girişine asılması yönündeki önerge doğru düzgün görüşülmeden reddedildi.
Aslında önergede kimin ne oy kullandığı da belli değil.
Sağlıklı bir oylamada önergenin kabul edilme şansı çok fazla.
Hatta önerge için evet diyenlerin daha fazla olduğunu söyleyenler bile var.
Ama oylama meclis başkanı tarafından oldu bittiye getirildi ve bu önemli konu kapatıldı.
16 Mayıs Kuva-yi Milliye Günü ve 19 Mayıs Atatürk’ü Anma,Gençlik ve Spor Bayramı öncesi bu önerge kabul edilseydi toplumsal barış adına önemli bir adım atılabilirdi.
AK Parti grubu yukarıdan bir işaret bekliyor sanıyorum…
Son 20 günde sadece iki yazı yazmışım.
Biri “Ne kadar Kuvvacıyız”, diğeri “T.C.”
Bu da üçüncüsü.
Umarım dördüncüye gerek kalmaz…
AK Partili belediye başkanları yazılarımızı, uyarılarımızı ya da halkın tepkisini pek dikkate almıyor sanırım.
16 Mayıs’taki Kuva-yi Milliye Günü bile yanlıştan dönmeye yetmedi.
“Kuva-yi Milliye’nin başkenti” Balıkesir 16 Mayıs’ta Kuva-yi Milliye Günü’nü kutluyor.
Balıkesir’i yönetenler yıllar önce imece yöntemi ile yapılan Kuva-yi Milliye Anıtı’nda buluşuyor.
Tarihi öneme sahip Alacamescit’te milli mücadelenin Balıkesir’deki bayrak adamları anılıyor.
Balıkesir Lisesi’nin Keşşaf Bölüğü 19 Mayıs kutlamaları için Ankara’ya uğurlanıyor.
“Eskiden bir hafta kutlama yapıyorduk”
“Tüm ilçeler hatta Akhisar, Soma bile Kuva-yi Milliye Haftası içinBalıkesir’e geliyordu”
“Katılım niye bu kadar yetersiz, biz 50 bin kişi yürümüştük”
“Saat 17.00’de tören mi yapılır”
Demeden bu anlamlı günle ilgili haberler yapmaya çalıştık.
Bazı okurlarımız bu haberler sonrası “T.C’yi reddedenler Kuva-yi Milliye Günü’nü kutlarken ne kadar samimi olabilir ki” gibi yorumlar yaptılar.
Ne yazık ki okurlarımız haklı çıktı…
16 Mayıs’tan üç gün sonra 19 Mayıs’ta Atatürk’ü Anma,Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutluyoruz.
Milli Mücadele’nin 100. Yılı..
09.00’da Gençlik Yürüyüşü var.
En iyi fotoğraf ve görüntüyü yakalamak için üst geçitte ki yerimizi alıyoruz.
Bir vatandaş elinde 5 TL üst geçitten yürüyüşe katılanlara gösteriyor.
“Nedir bu” diyoruz.
Yanıtı şöyle:
“Yürüyüşe katılmak için Tren Garı’na gittim.
Bir tane Atatürk resmi yoktu.
Bende üstgeçitten yürüyüşe katılanlara paradaki Atatürk’ü gösteriyorum”
Ne mutlu bize ki hala Atatürk’e, Cumhuriyete sahip çıkan böyle cesur insanlarımız var.
Üst geçitte kalıp, Gençlik Yürüyüşü’nü görüntülüyoruz.
Gerçekten de bir pankart dışında Atatürk’ü göremiyoruz.
Sözde Atatürk’ü anıyoruz !…
Bu arada üst geçitin sağında uzanıp giden bilboardlar dikkatimizi çekiyor.
Her zaman siyasilerin reklamı ile dolu olan bilboardlarda Milli Mücadele ile 19 Mayıs’la Atatürk’le ilgili bir tek afiş yok!..
Önde yürüyen protokol üyelerine bakıyoruz.
Büyükşehir Belediye Başkanı yok.
Altıeylül Belediye Başkanı yok.
Karesi Belediye Başkanı yok.
Başkanvekilleri yürüyecek, onlar Kurtdereli Spor Salonu’ndaki törene katılacakmış!
Üstgeçitten fotoğraflarımızı çekip, çelenk töreni için Atatürk Anıtı’na geçiyoruz.
Saygı duruşu, İstiklal Marşı, Gençlik ve Spor İl Müdürü’nün çelenk sunmasıyla tören bitiyor.
Beş dakikada Beşiktaş!
Herkes Kurtdereli’ye geçiyor.
Bazı siyasi partiler, sivil toplum kuruluşları ve dernekler ise alternatif törende çelenk sunuyor, Atatürk ve şehitler için dua ediyor , andımızı okuyor, fotoğraf çektiriyor.
Ben anıtta kaldım.
Kurtdereli Spor Salonu’ndaki törene gitmedim.
Ancak gazeteci arkadaşlardan ve Valilik sitesinden aldığım bilgi ve fotoğraflarla haberi yaptım.
Gerçekten güzel fotoğraflar ve görüntüler var.
Hele Vali Ersin Yazıcı, Cumhuriyet Başsavcısı Alpaslan Kaplan, AK Partili ve CHP’li milletvekillerinin askeri bando eşliğinde öğrencilerle “Memleketim” şarkısını söylemesi müthiş..
Zaten o haberi de verdik.
Tabii buradaki soru şu olmalı…
Bayram kutlaması böyle güzel bir günde neden Kurtdereli Spor Salonu’nda yapıldı ?..
Eskiden tüm halkın katılımıyla Atatürk Stadı’nda gerçekleştirilen tören 100’ncü yılın hatırına yine stadda yapılsa bu güzellikleri 2 bin kişi yerine 20 bin kişi görseydi çok daha iyi olmaz mıydı?
Bir arkadaşımın sosyal medyada paylaştığı yorumunu buraya alıyorum.
“Acaba bayram hava yağmurlu (!) diye mi kapalı salonda kutlanıyor. Galiba bazılarına dışarıdaki cumhuriyet güneşi dokunuyor. Doğum günün kutlu olsun Atam…”
NOT: Haberler ve vatandaş tepkisi sonrası TTM ve Tren Garı’nın önündeki palmiyelerin olduğu alana Atatürk’ün posteri asılmış. Bunun için teşekkür edecek halimiz yok, kusura bakmayın…
