Cumhuriyet kutlamalarının..
Yaşım ve aklım yettiğince..
Tümünün tanığıyım..
Öncesinde bir heyecan, bir hazırlık..
Sonrasında sevinç, coşku..
Çocuğum..
İlkokuldayım..
Evde ayrı, okulda ayrı hazırlık..
Kağıt bayraklar.. Grepon kağıdından kedi merdivenleri..Kağıt ve kartondan süsler..
Öğretmenlerimiz sınıfta tane, tane anlatırlar..
Evde annem, babam da..
Atatürk’ü ve Cumhuriyet’i..
Çocuk halimle anlayabileceğim kadarıyla anlatırlar..
Radyolarda serhat türküleri..
Bayram günü gelir çatar..
Bambaşka bir heyecan..
Dükkanlar, caddeler, bayraklarla donatılır..
Zafer takları süsler meydanları..
Tören alanları, caddeler ana baba günü olur..
Sancak ayrı güzel,bayrak ayrı güzel dalgalanır.
Askerlerin “rap,rap” postal vuruşları..
“Vatan sana canım feda” nidaları..
Yeri göğü inleten sesleri..
Öğrenciler..
Siyah tek tip önlükleri..
Kıtır, kıtır kolalı yakaları..
Öğrencilerin okullarını temsilen geçişleri..
Ellerinde “Cumhuriyet” pankartları..
Hepsinde “Yaşasın Cumhuriyet” yazıları..
Cumhuriyetin bekçileriyiz sözleri..
Gaziler..
Başlarında kalpakları..
Göğüslerinde “İstiklal” madalyaları..
O ne gurur; o ne cesaret dolu bakışlar..
Kaldırımlarda..
Anneler, babalar, teyzeler, halalar..
Amcalar, dayılar..
Bir elinde baston bir elinde bayrak..
Dimdik duran nineler, dedeler..
Alkışlar, alkışlar, alkışlar..
Akşamında da Fener Alayları..
O ne coşku, o ne heyecan..
Cumhuriyet ile yeniden doğan bir milletin çocuklarının…
Genciyle, yaşlısıyla ortak sevinci..
Sokaklara taşan heyecanları, coşkuları..
İşte!..
BİZ böyle gördük..
BİZ böyle yaşadık..
BİZ böyle büyüdük..
BİZ böyle CUMHURİYET’i kutladık!..
BİZ böyle Bayram yapardık!..
Atatürk “Efendiler!..Yarın Cumhuriyet’i ilan edeceğiz” dediğindeki gün heyecan ne ise bugün de aynı heyecanı yaşayanlarız!..
Sizinle paylaşmadan eşime okudum yazıyı..
Ne diyorsun dedim..
Bir an sessizlik..
Ses yok!..
Sadece…
Gözlerinden süzülen yaşlar..
Ve hıçkırık..
İşte bu “sessiz” çığlık…
Hatırlayana..
Hatırlatana..
Yaşayana..
Ve tabii ki..
Anlamayana da..
Duyurmaya..
Hoşça kalın..