Eğitimin ne kadar önemli olduğunu anlatmaya gerek var mı?..
Evet var!.
Bu memlekette gerek var.
Hem de her gün..
Heleki son 20 yılda sabah,öğle,akşam anlatmak bir görev arkadaş..
Liyakat ayrı bir dert!..
On yıl İstanbul’da bir üniversitede güzel, sıradan olmayan bir görev yaptım.
Bu işleri iyi kötü biraz bilirim…
Adının önünde unvanı olan birçok ağır arkadaşım dostum da oldu.
O unvanın ağırlığına layık olmayan “boş”larda oldu.
Bilirim kim kaç gram, kaç kilo?..
***
Üniversitede öğrenciliğimden hocam..
Bir yıl da İstatistik dersinden beklediğim gerçekten sevdiğim saydığım hocam..
Emekli öğretim üyesi eski dekan..
Prof. Dr. Özer Serper..
Diyor ki
“1956-1959 döneminde öğrencisi olduğum yıllarda..
Balıkesir Lisesinde verilen eğitim ..
Günümüzde öğretim üyesi eksikliğinden..
Avukatların “Hukuk”, mühendislerin “İstatistik” dersi verdiği birçok fakülte ve yüksek okula on basar”
Dikkat ediniz lütfen..
Yetmiş yıl önceki lise eğitiminden bahsediyor.
Bugünkü üniversite eğitimini de kıyaslıyor.
70 yıl önce, 70 yıl sonra..
Geldiğimiz noktaya bakar mısınız?..
İçler acısı!..
Özer hoca meslektaşlarına nezaketinden olsa gerek daha fazla yazamamış..
Ben yazayım memleketin halini..
Yayın sayısı “sıfır” olanlar “Rektör “oldu bu memlekette..
Yakın zamanda..
Türkiye’deki 68 Üniversitenin “uluslararası” yayını olmayan rektörlerce idare edildiğine tanık oldu bu memleket..
Mesela profesörün bir altı doçentlik..
Doçent olabilmek için.
Tek yazarlı dört yayın ve toplamda üç farklı dergide altı yayın ve bu yayınlarında elli puanı toplama zorunluluğu vardır.
Şimdi sormak lazım..
Bu prof beyler nasıl oldu da rektör oldu?..
Üniversitede liyakatın nasıl ortadan kalktığına..
Pardon kaldırıldığına..
İşte böyle şahit oldu bu memleket..
Scopus and Web of Science’nin verilerine bir bakın lütfen..
Siyasi vesayet, dini referans yok o araştırmalarda..
Üniversitelerimiz ne halde görün!..
Bazı anlı şanlı ekran bülbülü isimleri görün!..
***
Kimlerin nasıl ve hangi şartlarda..
Kimlerin siyaseten araya girmesiyle üniversitelerde görevlendirildiği ..
Bu güzelim memlekette..
Üniversite eğitimine umut bağlamak da ..
Bu şartlarda doğal olarak hayal..
Herşeye rağmen umutu kesmemekte lazım..
Bir sohbetimiz esnasında BAÜN Rektörü..
Prof.Dr.Yücel Oğurlu; Üniversiteye baş vuran akademisyenlerin 20-30 yayın ile başvurduklarını söylemiştide şaşırmıştım..
Üst düzeydeki aymazlık ve kayırmalara rağmen..
Rektör Oğurlu’nun söylediği gibi..
Donanımlı alttan gelenler var ise ne ala..
İnşallah onlarında önleri kesilmez!.
***
Çekin şu “siyasi ellerinizi” üniversitelerden..
İnsanlar bilimi “özgürce” solusunlar..
Veterinerden “Hukuk” dekanı olmasın!..
Çiçeği burnunda “araştırma görevlisi” son sınıfların dersine girmesin!..
Syasi ve dini referanslar egemen olmasın!.
***
Üniversitelerimiz..
Donanımlı, liyakatlı kişilerce yönetilsin..
Akademisyenler yüzde yüz liyakatlı olsun..
Öğrencilerimiz gurur vesilesi olsun..
70 yıl önceki Lise eğitimini aşsın!..
***
Üniversite..
Bilimde çağdaş..
Düşüncede özgür olmalı ki..
Üniversite olsun!..