Naci Görür ağlıyor.
Ahmet Ercan ağlıyor.
Cenk Yaltırak ağlıyor.
Celal Şengör ağlıyor.
Haluk Eyidoğan ağlıyor.
Hasan Sözbilir ağlıyor.
Kendi anlattıklarının bir kez daha gerçeğe dönmesine ve yıllardır söylediklerini yönetenlerin duymamış olmalarına ağlıyorlar.
İnsan haklı çıkınca sevinir di mi?
Bizde, bilim insanları ağlıyor.
***
Bir ulus ağlıyor.
Her yerde kar var.
Her yerde acı var.
İnanılmaz büyük bir alanda, inanılmaz büyük şiddette 9 saat aralıkla iki devasa deprem yaşadı Güneydoğu.
Elbette mücadele çok zor, görevli sayısı, ekipman sayısı, planlama, organizasyon.
Binlerce bina yıkıldı.
Bırakın binalardaki kat ve daire sayılarını hesaplamayı…
Binlerce binada birer kişinin hayatını kaybettiğini düşünelim.
İnanılmaz korkunç bir ölüm sayısı çıkacak karşımıza.
***
Bugünkü teknolojik imkanlar karşısında çok daha hızlı organize olabilme başarısını gösterebilmeliydik.
Özellikle ilk bir saatte alınacak kararlar çok önemliydi.
Yüzlerce kişinin bulunduğu fakülte-üniversite ve mesleki Whatsapp gruplarında, o bölgedeki arkadaşlarımızın yazdıklarını okumaya dayanamıyoruz.
AFAD Başkanı ve bir takım siyasetçinin saçma ve gerçeğe uymayan beyanlarına da oldukça kızgınlar.
Kameraların gösterdikleri karşısında halen neden bu şekilde akıl dışı konuştukları fazladan kızgınlık yaratıyor, hep dediğimiz gibi hiç konuşmasalar daha iyi.
Lakin siyasetin ders alacağı yok.
***
Yukarıda isimlerini yazdığımız bilim insanlarından oluşturun bir kurul, atayın Naci Görür’ü bakan. Kurun bir Afet Bakanlığı.
1999’dan sonra İstanbul depremine topyekün hazırlanmamız gerekirken toplanma alanlarına AVM dikildi iyi mi?..
Nasıl ağlamasın bilim insanları?
“Bu kadar mı ucuz insan hayatı” diyorlar.
“Bir devletin asli ve ilk görevi vatandaşının canını korumak” diyorlar…
“Bile bile lades” diyorlar…
“Dilimizde tüy bitti” diyorlar…
***
Güneydoğu yıkıldı.
Türkiye yıkıldı.
Binlerce insanımızı kaybettik.
Onlarca ülkeden yardım yağıyor.
Kamu binalarının hiçbirinin yıkılmaması gerek de en ama en yıkılmaması gereken hastaneler kağıt haline geliyor.
Biz coğrafyaya, bilime, fay hatlarına bakacağımıza; bir de Marmara’ya Kanal İstanbul’a sevdalandık öyle mi?..
Naci Görür ne dedi?
“Devletin asli ve birincil görevi vatandaşının hayatını korumaktır”
Ne desin daha?…
Afette bile işin uzmanlarına ses vermeyeceksek ve duymayacaksak neyi ne zaman duyacağız?
Önceden ciddi denetim mekanizmasını devreye alabilseydik yeni binalar bile böyle yıkılır mıydı?
Celal Şengör ne dedi?
“İmar affı bizim gibi ülkelerde cinayettir”
Ne desin daha?..
Acımız çok büyük.
Üstüne bu çaresizlik?..
