Balıkesir Büyükşehir Meclisi’nin Ekim Ayı toplantısına aynı zamanda meclis başkanı olan Belediye Başkanı Yücel Yılmazın sözleri damga vurdu. Başkan Yılmaz uzun bir aranın ardından meclise başkanlık yaparken, “Almak ve satmak belediyenin birinci görevidir”, “Belediye yönetmek, çiftlik yönetmek gibidir”, “Satıyorlar diye bağıranlar siyaseti de ticareti de bilmeyenler ” gibi sözleri CHP İl Başkanı Serkan Sarı’nın tepkisini getirdi.
CHP İl Başkanı Serkan Sarı bugün Karesi İlçe Başkanı Dilek Yalçın, Altıeylül İlçe Başkanı Hakan Şehirli, Büyükşehir Meclisüyeleri Burhanettin Ağabeyoğlu ve Cengiz Dikici , Altıeylül ve Karesi Meclis üyeleri ile il yönetim kurulu üyeleri ve partililerin de katıldığı basın toplantısı düzenleyerek, Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz’a yanıt verdi.
Başkan Yılmaz’ın “Belediye yönetmek, çiftlik yönetmek gibidir” sözlerini anımsatan Sarı, “Büyükşehir Belediye Başkanı belediyeyi çiftlik gibi düşünüyor kanımca ve belediyenin hizmet alanı içinde bulunan vatandaşlarımızı da nasıl tanımladığını sizler daha iyi yorumlarsınız. Benim bunu ifade etmem uygun düşmez. Balıkesir Büyükşehir Belediyesi ne bir çiftliktir, ne bir arpalıktır. Balıkesir Büyükşehir Belediyesi kentimize hizmet etme noktasıdır. Biz bu hizmetin ve bu yapılan çalışmaların şeffaflık ve dürüstlükle yapılmasını istiyoruz. Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanımızdan ve büyükşehirdeki bürokratlarımızdan beklediğimiz tek bir şey var: Kentimize en adil, en hakkaniyetli şekilde hizmet edebilmek ve bunu da dürüst ve şeffaf bir şekilde yapabilmektir” dedi.
“CİDDİ SORULARI TİYATROCU CEVAPLADI”
“Bugüne kadar meclise sormuş olduğumuz soru önergelerinin, soruların cevaplarını net bir şekilde hala daha alamadık” diyen Başkan Sarı sözlerini şöyle sürdürdü:
” Geçtiğimiz ay Büyükşehir Belediye Meclisi’ne sunduğumuz önergelere cevap verme adında bir tiyatro sergilendi ve bu tiyatroyu hiçbir meclis üyemiz izleme gereği duymadı. Bunu yapan tiyatrocu arkadaşımız, meclis üyeliğine yakışır bir biçimde çalışmak zorunda olduğunu bir daha hatırlatıyorum. Biz kamu vicdanını sormak ve sorgulamakla yükümlüyüz. Sorduğumuz soruların hepsi de ciddi sorulardır. Büyükşehir Belediyesi ve bağlı şirketleri, iştirakleri, BASKİ olmak üzere bu kurum ve kuruluşlardan ve şirketlerden kaç kişi çıkarıldı dedik. 1,5-2 saatlik bir sunum yapıldı ve bunun içerisinde doğru dürüst bir cevap dahi alamadık. Kira mülkiyetlerini sorduk. Vakıf-derneklerle yapılan protokolleri sorduk. Bunlarla ilgili hiçbir cevap alamadık. Kiralık araçları sorduk, bununla ilgili de cevap alamadık. Mükerrer maaş alan yöneticileri var mı bunları sorduk, böyle bir şey yok diye laf kalabalığı yaparak geçiştirdiler.
Bunun da neden olduğunu dünkü toplantıda açık bir şekilde ifade edildi. Büyükşehir Belediye Meclisi’nin sadece ellerin kaldırılıp, indirilerek yönetileceği bir yer olduğu ifade edildi. Bizim yaptıklarımızın yanlış olduğu, bizim siyasetten de, ticaretten de anlamadığımız yönünde ithamlarla yargılandık. Muhalefet ne siyaseti bilir, ne ticareti bilir, şehre yapılacak hizmetin önünde engeldir diyerek bir açıklama yapıldı”
“BELEDİYE KİMSENİN İŞ YERİ DEĞİLDİR, BABASININ ÇİFTLİĞİ DE DEĞİLDİR”
Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz’a seslenen CHP’li Sarı şunları söyledi:
“Cumhuriyet Halk Partisi cumhuriyeti kuran ve koruyan bir partidir. Bugün iktidarın yapmış olduğu her türlü hatanın sorgulayıcısı, denetleyicisi olacaktır. Onlar ne derlerse desinler biz sormaya, sorgulamaya ve mücadele etmeye devam edeceğiz. Bu anlayışı da asla kabul etmiyoruz. Büyükşehir Belediye Meclis üyesi kamu vicdanını temsil eder, kamu vicdanına yakışır bir şekilde çalışır, kentimizi ilgilendiren, vatandaşlarımızı ilgilendiren her konu Büyükşehir Meclisinde ayrıntılı bir şekilde tartışılır. Bununla ilgili gerekli bilgi ve belge meclis üyelerine ve kamuya verilir. Dünkü söylenilen bir söz vardı; dil sürçmesi olarak düşünüyorum. Kenti yöneten bir Büyükşehir Belediye Başkanı burada ‘evet, hayırın dışında hiçbir şey konuşmasın istiyor. Biz şeffaflıktan, birlik-beraberlikten bahsederken birlikte yöneteceğiz derken ‘gelin kapıları kapatalım, arkada konuşalım’ diyorlar. Hayır, efendim; Balıkesir’i, halkı ilgilendiren ne varsa hepsi halkın huzurunda konuşulacak, hepsini orada tartışacağız. Her konuyla ilgili kararı da ayrıntılarıyla öğrenerek, bilgilenerek karara bağlayacağız. Bu yerel yönetimler kimsenin işyeri değil. Kimsenin babasının çiftliği de değil. Burası kentimizin ve kentimizde yaşayan vatandaşlarındır. Kentlilik bilincine ve yöneticilik bilincine yakışır şekilde çalışmak ve buna yakışır şekilde bu kenti yönetmek zorundayız”
“BELEDİYE ZENGİNLERE OTEL YAPMA ÇABASINDAN VAZGEÇMELİ”
Bugün kü yerel gazetelerde çıkan haberlere dikkat çeken Sarı sözlerini şöyle sürdürdü:
“Gazete manşetlerine bakıyoruz ‘almak, satmak belediyenin birinci görevidir’ yazıyor. Almak, satmak belediyeciliğin birinci görevi değildir. Belediyeciliğin birinci görevi vatandaşlara hizmet etmektir. Belediye emlak bürosu değildir. Belediye emlak satış ofisi değildir. Belediye mülklerini en verimli şekilde değerlendirmekle yükümlüdür. Bugün lunapark arazisinin satışıyla ilgili yapmış olduğumuz itiraz ve başlattığımız hukuki mücadele mecliste tartışılması hala devam ediyor. Biliyoruz ki; hukuk, mahkemeler, bugün kentin vicdanına yakışır bir şekilde karar alacak ve bu satış kararını iptal edecektir. Bugün kentin meydanı olabilecek niteliklere haiz, kent merkezinde olan, bu kadar kıymetli ve özellikli önemli bir alanın mezbelelik, çöplük olduğu ve hiçbir işe yaramadığı yönünde beyanatlarla satışa niçin engel olduğumuzu ve niye satılmasını istemediğimiz sorgulanıyor, baskı uygulanmaya çalışılıyor. Efendim, orası bu kentin kültür ve sanat merkezi olması için tahsis edilmiş bir alandır ve bu kentin bu yatırıma ihtiyacı vardır. Büyükşehir Belediyesi zenginlere, emperyal güçlere otel yapmak için yer tahsis çabasından vaz geçip kente hizmet etmek için mücadele etmesi gerekmektedir. O alanın tahsis edildiği şekilde kullanılması gerekmektedir. Bu kentin kültüre, sanata ihtiyacı var ve bu alanda buna yakışır şekilde kullanılacak. Kullanamıyorlarsa da satmayacaklar, merak etmesinler biz geldiğimizde bu yatırımların hepsini tek tek halkımızın ihtiyaçlarına çözüm olacağız. Bundan da kaygı duymasınlar.”
“BİZ TİCARET YAPMAYA GELMEDİK”
Başkan Yılmaz’ın “muhalefet ticaret yapmasını bilmiyor, siyaset yapmaktan anlamıyor” sözlerini de eleştiren Sarı şöyle devam etti:
“Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak ticaret yapmaya gelmedik ve ticaret yapma iddiamız da yok. Ama halkın çıkarına olan siyaseti yapacağımızdan da kimsenin şüphesi olmasın. Ama kendisini ticaret yapmakta ustalıkla tanımlayan Büyükşehir Belediye Başkanı, Karesi Belediyesi’ni beş yıl yönetti ve beş yılın sonunda sıfır borçla başlayan hizmeti beş yılın sonunda yaklaşık 100 milyon lirayı bulan borçla kendinden sonra gelen belediye başkanına devretti. Bugün ticaretten, yatırımdan anladığını söyleyen belediye başkanı bunlara bir cevap versin. Karesi Belediyesi olarak ne yatırımlar yaptı bunları anlatsın. Kendi adına yapmış olduğu, bitirmiş olduğu, katkı almadan tamamladığı büyük projeleri bizimle paylaşsın ve bizi aydınlatsın. Beş yıllık bütçesini ve üzerine 100 milyon borçlanarak yaptığı harcamaları Karesi ilçesinde nerelere harcadı, bunları ayrıntılı olarak anlatsın. Beş yıl içerisinde yaklaşık 600 milyon TL’yi bulan bir bütçe harcandı, bu harcamalar nereye yapıldı, kamuoyu merak ediyor. Bunu da kapıların arkasında değil, kamuoyunun önünde tartışacağız. Kamuoyunun önünde yaptıklarımızın hesabını vereceğiz. Eğer bu hesabı kamuoyunun önünde veremiyorsak, kamu vicdanında ve halkımızda büyük bir soru işareti bırakmış olacağız. Bu kaygılara ve sorulara cevap vermekle yükümlüyüz. Bugün siyasetten ve ticaretten anladıklarını vurgulayan arkadaşlarımız, kamuya olan borçlarını ödeyebilmek için camileri devrediyorlar, ellerindeki mülkleri satıyorlar, arazileri satmak için mücadele ediyorlar. Kamunun ihtiyaç duyduğu arazilerin satışlarına da biz tabi ki ret kararı vereceğiz. Bu anlamda tutumumuz açık ve net. Biz satışlara karşı, her şeye karşı anlayışıyla da siyaset yapmıyoruz. Burada da bir yanılgı var. Geçtiğimiz gün mecliste yine bir satış kararı geldiğinde üyelerimizin komisyonda sordukları bir soru var. ‘Bu parayı ne yapacaksınız, nereye harcayacaksınız’ diye sordukları soru var. Bize projenizi paylaşın ne yapacağınızı bilelim, destek verelim’ diye söylemleri var. Evet, doğru, yerinde kaynak kullanımı varsa bizim buna itirazımız yok. Doğru bir yatırım programı veya proje varsa, bu projeyi bizimle paylaşın, bunu birlikte tartışalım. Beraber kaynak yaratalım. Biz, göreve geldiğimizden günden beri, geçtiğimiz dönemde de yerinde ve verimli bir bütçe yönetiminden bahsediyoruz. Tasarruf öncelikli bütçe diyoruz. Beş yıldan beri Büyükşehir Belediye Meclis Üyeliği yaptığım dönemde de sürekli söylediğim bir söz vardı o da tasarruf öncelikli bir bütçe. Kaynakları verimli kullanalım. Bugün tasarruf öncelikli bütçe yönetilmediğini hepimiz görüyoruz. Kaynakların yerinde kullanılmadığını da görüyoruz. Çünkü Büyükşehir Belediyesi yaklaşık 2,5 milyara yakın bir borçla devredildi. İş yapamaz, yatırım yapamaz bir hale gelmiş bir kentten bahsediyoruz. Ve bugün ‘siz niye sattırmıyorsunuz’, ‘niye itiraz ediyorsunuz’, ‘niye engel oluyorsunuz’ diyen bir anlayış var. Ne yapalım bunları da satın savurun mu?
TC İÇİN HODRİ MEYDAN
Yılmaz’ın “Üzerimizde parti baskısı yok” şeklindeki açıklamasına da dikkat çeken Sarı, “O zaman önümüzdeki ay T.C. ile ilgili, Büyükşehir Belediyesi ve iştiraklerinde Türkiye Cumhuriyeti’nin kısaltması olan T.C. ibaresini Büyükşehir Belediye Meclisi’ne sunuyoruz. Üzerinde parti baskısı yoksa, Büyükşehir Belediye Bakanımız halkın sesine kulak veriyorsa bu önergeyi oy birliğiyle kabul edeceğinden şüphemiz yoktur” dedi.
“BELEDİYE ŞEFFAF VE DÜRÜST BİR ŞEKİLDE YÖNETİLMİYOR”
Sarı konuşmasının son bölümünde ise Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın ve Büyükşehir Belediye Meclis üyelerinin by-pass edilerek yok sayılmasına ve bu meclisin yok hükmünde kabul edilmesine karşı olduklarını söyledi. Sarı, ” Bu sebepledir ki artık Büyükşehir Belediyesi’nin şeffaf bir şekilde sorularımıza yazılı beyanat istiyoruz. Kaç kişi çıkardın? Nereye harcadın? Ne yaptın? Nereye kiraladın? Bunları yazmaktan ve yazılı olarak beyan etmekten niye çekiniliyor? Neyden korkuluyor? Büyükşehir Belediyesi kötü bir şey mi yaptı? Uygunsuz bir işe mi imza attı? Bunu yazıp, bize teslim etmek bu kadar mı zor? Yaklaşık 5-6 bin personel çalıştıran Büyükşehir Belediyesi sorduğumuz 4-5 tane soru önergesini yazıp önümüze koyamıyor, biz sözlü olarak cevap veririz diyor. Sözlü değil, kamuoyunun vicdanını rahatlatacak, sorularımızın yazılı olarak belgesini istiyoruz. Sözlü açıklamaları varsa da yapacakları bir basın toplantısıyla da sözlü açıklamalarını ilaveten yapabilirler. Bugün Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanlığı şeffaf ve dürüst bir şekilde yönetilmiyor” (balikesir24saat)
