Ayasofya’yı kim yaptı?..
-Justinianus!..
Ne zaman yaptı?..
-532-537 yıllarında..
Ne olarak yaptı?..
-Katedral(Kilise)..
Justinianus kimdir?..
-Bizans İmparatoru..
İstanbul ne zaman fethedildi?..
-1453’de!..
Kim fethetti?..
-Fatih Sultan Mehmet Han ..
Fatih kimdir?..
-Osmanlı Padişahı..
***
Buraya kadar tamam mı?..
-Tarihe düşülen kayıtlar bunlar.
Tamam!..
Kimsenin itirazı var mı?..
-Yok!..
***
916 yıl Katedral olarak Hrıstiyan aleminde ibadethane olan eser ;
Fatih’in Istanbul’u fethi ile camiye dönüştürülüyor mu?..
-Evet
-Doğru mu?.. Yanlış mı?..
Doğru da desen yanlış da desen kavga burada çıkıyor zaten!..
Bir… Tarihi kültürel miras…
İki… Dünyanın en büyüklerinden biri..
Üç.. İbadethane..
Var mı itirazı olan?.
-Yok elbette..
Bu tartışma “İnanç Dünyasında” biter mi?..
-Bitmez!..
Bitmez de..
Bana göre ;
Cami ; cami olarak
Katedral de Katedral olarak kalmalı…
* Hiç kimse inanç dünyasının bahçesinde birbirine saygıda kusur etmemeli..
* Hangi kitapta “Farklı inançlardaki insanlar birbirinin gırtlağına yapışmalı.Karşı inanıştaki ibadethaneler yakılmalı, yıkılmalı, tahrip edilmeli, dönüştürülmeli..” diyor?..
-Hiçbiri!..
Hiçbirinde demiyor!..
Ortak payda ne?..
-Hoşgörü, anlayış, doğru ve iyi insan olmak!..
O zaman bu kavga neden?..
***
Yaklaşık 500 yıl Cami!..
Atatürk 1935’de Müze haline getirmiş..
Ne ezan susmuş; ne namaz durmuş..
86 yıl Müze!..
Doğru mu, yanlış mı?..
-Doğru da desen, yanlış da desen bir kavga da burada çıkıyor.
Müze olmasına rağmen Müslümanların ibadetine engel var mı?..
-Yok!.. Ezan da okunuyor, Hünkar Kasrında namazda kılınıyor.
Buraya kadar da tamam mı?..
Tamam da..
-Kimine göre tamam;
kimine göre değil!..
İlle de tamamında Cami olarak ibadet edilecek!..
Yanı başındaki Sultanahmet Camii doluyor da yer mi yok?..
-Yooo. Bomboş!..
E.. O zaman?..
-Siyaset ve de hamaset!..
Bugün geldiğimiz noktada ne oluyor?..
Bir yıl önce “Biz o oyuna gelmeyiz” diyen Erdoğan tarafından Camiye dönüştürülüyor.
Doğru mu yanlış mı?.
-Doğru da desen ,yanlış da desen bir kavgada burada çıkıyor.
Bu tartışmada bitmez!..
***
Ammmaaa…
* Bu ülkenin topraklarının varlığının tapu senedi dediğimiz “Lozan”ın yıl dönümünde…
* Ayasofya’daki cuma namazında..
* Diyanet İşleri Başkanı olan zat..
* Katedral iken Cami olan Ayasofya’yı “ezanda okunan, namazda kılınan Müze” yaptığı için
Atatürk’ün adını anmadığı gibi “Vakfedileni çiğneyen lanet’e uğrar” diyerek Atatürk’ü gönderme yaparak lanetlerse..
* 1936 da Ayasofya’nın tapusunu “Kebir Camii Şerif”; sahibini de Fatih Sultan Vakfı olarak kaydeden Atatürk olmasına rağmen ;
Atatürk’ten tek kelime ile bahsetmez ise..
* Devlet erkanı da en öne oturup bu lafları dinlerse..
* Sarıklı, cüppeli, sakallı bir grup namazdan sonra sokaklarda hilafet gösterisi yaparsa…
* Gösteri yapanlara da Laik Cumhuriyetimizi yönetenler başta olmak üzere kimsenin gıkı çıkmazsa..
***
Bende o zaman sorarım..
Nasıl Diyanet İşleri Başkanısın?.,
Nasıl Müslümansın?..
Senin başkanı olduğun bu kurum 1924’de adını anamadığın Atatürk’ün emriyle kurulmadı mı?..
Atatürk ; Diyanet İşleri Başkanlığını din konusunda toplumu doğru aydınlatmak ilkesiyle kurmadı mı?..
Bu topraklar, bu vatan, Türkiye Cumhuriyeti; Atatürk ve silah arkadaşları tarafından kurulmasaydı… İşgalden kurtarılmasaydı Ayasofya’yı görmek için pasaporta ihtiyacın olabileceğini düşünmedin mi?.,
***
Size de sorarım..
Dinleyip de sesini çıkarmayanlar..
Siz nasıl Müslümansınız?..
Neden sesiniz çıkmıyor?..
***
Size de sorarım..
Ey muhalefet..
Siz necisiniz?..
Neredesiniz?..
Ne zaman sessiz çoğunluğun sesi olacaksınız?..
***
Okuyucuma da sorarım..
Bütün bu olup bitenlerden sonra…
SİZ ;bu işin neresindesiniz?..
Asıl SİZ’in ne dediğiniz önemli..
SİZ ne dersiniz?..