Her 10 KASIM geldiğinde hüzünlenirim ve gözlerim yaşla dolar, ağlarım, Atatürk’ü anarım ve O’na dualar ederim, şükranlarımı iletirim. Nerede bir anma töreni yapılıyorsa ona iştirak ederim. Saatler 09.00’a gelmeden gözümü saatin kadranından ayırmadan dakikaları bir bir sayarım.
Ben de sizler gibi Mustafa Kemal’in Askerlerinden birisiyim. Hepimiz Mustafa Kemal’in Askerleriyiz diye her gün haykırıyoruz. ATATÜRK ölmedi ve hala içimizde yaşıyor. Milletçe O’nu can-ı gönülden seviyoruz ve hele hele bu günlerde çok çok arıyoruz.
Saat tam 09.05 olunca “Saat Dokuzu Beş Geçe” hazır ola geçerim ve en az iki dakika saygı duruşunda bulunurum. Sirenlerin ve tüm motorlu araçların uzun uzun çalan korno seslerinin inlettiği yurdumun semalarında o seslerin acı acı yankılanmasını dinlerim…
Milli Bayramlarımızın hepsinde balkonumuza bayrak asardım, ama bu gün balkonumuza bayrak asıp onu tekrar yarıya kadar indiremedim. Bu görevi resmi tören yerlerinde kanuna ve usule uygun olarak yapıyorlar. O’nun heykellerinin olduğu yerlere ve ANITKABİR’e törenle bayrak çekiyorlar ve bayraklarımızı yarıya kadar indiriyorlar. Milletçe yas turtuyoruz, çelenk ve çiçekler koyarak saygı duruşunda bulunuyoruz.
Türk milletinin her bir ferdi çocukluktan itibaren10 Kasımlar’da hazır ola geçer ve ATATÜRK’ün huzurunda saygı duruşunda bulunur. Ben de sizler gibi daha ilkokula bile gitmeden bayrak çekilirken ve yarıya kadar indirilirken yasımı tutar ve hazır ola geçerek selam dururdum. Kasım ayında bahçelerimizde var olan ve rengârenk açan Kasımpatı çiçeklerinden bir demet yapar ve ATATÜRK’e sunardım, bu gün yine sunuyorum.
Türk Bayrağını ve Sancağımızı görür görmez duygulanırım, Aziz ATATÜRK’ü ve onunla birlikte Kahraman Gazilerimizi ve Aziz Şehitlerimizi hatırlarım, anarım ve duygulanırım, boğazım düğümlenir ve gözlerim yaşarır. İçimden şükrederek O’na ve Aziz Şehitlerimiz ile Kahraman Gazilerimize dualar ederim.
ATATÜRK’üm, 57 yıllık ömrüne nasıl sığdırdın bu kadar savaş ve muharebeleri, nasıl başardın bir ulusu şahlandırıp vatan toprakları üzerinde yeni bir Devlet ve Cumhuriyet kurmayı…
Dile kolay ATATÜRK’üm; yazması ve sıralaması kolay tarih ve olayları ama yedi düvel ile savaşarak birçok muharebeyi kazanıp yurdu düşmanlardan temizlemek senin gibi bir Dahi ve Kahraman’a nasip ve kısmet olmuştur. Milletçe bunun bilincindeyiz ve varlığımızı sana borçluyuz.
Türk milleti senin gibi bir Kahraman’a sahip olduğu için çok şanslıdır. Onun için derler ya “Seni Bize Allah Gönderdi, Sen Bize Alllah’ın Bir Lütfusun Aziz ATATÜRK” Bu gün milletçe seni anmak ve sana dualar etmek için huzurundayız…
10 KASIM 2024 ATATÜRK’ü anıyoruz. Atamız, Mareşal Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK, 86 yıl önce 10 KASIM 1938’de ebediyete intikal etti. Milletçe O’nu unutmadık, O’nun İlke ve Devrimlerine sahip çıkıyoruz/çıkmalıyız ve O’nun gösterdiği yolda ilerliyoruz/ilerlemeliyiz.
Bugün yine; ATATÜRK’ün Gençliğe Hitabesinin Ne Kadar İsabetli Öngörülerle yazıldığına bir kere daha inanıyor ve tanıklık ediyoruz. Türk Gençliği olarak O’na söz veriyoruz “Atam sen rahat uyu, Bekçisiyiz Biz Cumhuriyetin” diyoruz.
Üzüntülerimi de ihtiva eden ve bu güne mahsus olan bir şiirimle Aziz Atatürk’ü ve sizleri bir kere daha saygılarımla selamlıyorum. Ne Mutlu Türk’üm Diyene…
10 KASIM 2024
Muharrem KAYNAK
İŞTE GELDİK HUZURA
BUGÜN ON KASIM
Bulut kara, kasım kara, gün kara
Milletçe düştük mü dara
Atam, arıyoruz seni hala
Atam, arıyoruz seni hala
Sorularım soru değil
Boğazımız düğümlenir
Millet senin huzuruna
Her 10 Kasım günü değil,
İnan her gün gelir.
Hey! Dağlar, Hey! Karabulutlar
Siz mi getirdiniz 10 Kasımlar’ı
Hey! Dağlar, Hey! Karabulutlar
Siz mi getirdiniz 10 Kasımlar’ı
Gönlümüzde yaşıyorsun
Dilimizden düşmez adın
Ulu önder Atatürk’üm
Aklımızdan çıkmıyorsun
Hey! Dağlar, Hey! Karabulutlar
Siz mi getirdiniz 10 Kasımlar’ı
Hey! Dağlar, Hey! Karabulutlar
Siz mi getirdiniz 10 Kasımlar’ı
Ölmek, bu dünyanın kuralıysa kuralı
Gelmez giden, dünya durduk duralı
İşte geldik huzura, bu gün 10 Kasım’ ya
İşte geldik huzura, bu gün 10 Kasım’ ya
10 KASIM 2024
Muharrem KAYNAK