Atatürk resimlerine bakıyorum.
Tarihin en şanlı sayfasında güneş misali Atam!..
Kimi resimlerinde insanın içini hüzün basıyor.
Kimisinde büyük bir gurur duyuyorsun.
Yaşadığı 57 yıla sığdırdığı başarılarının büyüklüğü karşısında , bunca başarı bu kadar kısa sürede nasıl oldu diye aklım karışıyor bazen.
Türkiye Cumhuriyet’ini kuruyor.
29 Ekim 1923.
Aramızdan ayrılıyor 10 Kasım 1938.
15 yılda yeniden hayat bulan , işgalcilerin söküp atıldığı vatanımız , Anadolu öz toprağımız ve koca bir Türkiye Cumhuriyeti kazanımları.
46 fabrika.
Demiryolları.
Uçak fabrikası !.
Üniversiteler…
Modern bir idari yapı ve yasaları dönemin en ileri olanlarından.
Okuduğu 4 bin kitabın ışığında bilgelikle dolu başarılar.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk imzalı.
***
Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna kadar yaşanan ulusal mücadelenin bazı noktaları var ki , dönüp bir kez daha okuyor insan.
Mustafa Kemal Paşa’nın Erzurum Kongresi’nde (23 Temmuz 1919) söylediklerine bir kez daha bakıyorum .
” Şurada acıklı bir gerçek olmak üzere bildireyim ki, ülkemizde pek çok yabancı parası ve bir çok propagandalar dönüyor. Bundaki amaç pek açıktır ki ; ulusal eylemi başarısız bırakmak, ulusal isteklere inme indirmek, Yunan, Ermeni isteklerini ve yurdun kimi önemli kesimlerini işgal amaçlarını kolaylaştırmaktır.
Bununla birlikte her dönemde, her ülkede ve her zaman ortaya çıktığı gibi bizde de kalp ve sinirleri donmuş, anlayışsız insanlarla birlikte vatansız ve aynı zamanda kişisel emel ve çıkarını, yurt ve ulusun zararında arayan alçaklar da vardır !..”
***
Atatürk’üm minnetle.
Kulağımıza küpe olsun.
Kulağımıza küpe olacak önemli bir cümle daha var ki , bin yılın özeti gibi.
““Hangi istiklal vardır ki yabancıların nasihatleriyle, yabancıların planlarıyla yükselebilsin?
Tarih böyle bir olay kaydetmemiştir. Tarihte, böyle bir olay yaratmaya kalkışanlar, zehirli sonuçlarla karşılaşmışlardır.”
6 Mart 1922-Mustafa Kemal Atatürk
Yukarıdaki eski bir resim.
İnsanı hüzün basıyor.
Hayatının uzun bir dönemi savaşlarla geçen bir yetim çocuk.
Resmin üzerinde silik bir yazı var.
Mustafa Kemal Paşa Trakya istasyonlarından birinde notu var.
Bir elinde sigarası. Diğer eli kemerinde. Bu duruş Türk duruşu.
Kemer Türklerde çok önemli.Kemer kuşanmak. Kemer sahibi olmak. Geleneksel yağlı güreşlerimizde şampiyon olan güreşçiye altın kemer takarız.
Kemer konusunda araştırmacıların bilgilerini incelemek gerek diye düşünüyorum.
***
Aşağıdaki bilgiler Nuray Bilgili hanımdan alıntıdır.
Nuray Bilgili / TÜRK ARAŞTIRMACISI.
Gazi Üniversitesi’de Gazi Eğitim Fakültesi Halkbilimi Bölümü okudu
Gazi Üniversitesi’de Resim-İş Eğitimi Bölümü Tekstil Ana Sanat Dalı okudu.
Türk gelenek ve göreneklerini , Türk Kültür’ünü araştırıp bizlere ulaştırır.
Göktürk Dönemi Alp Heykelleri
Türklerin “Erkek Erginlenme” ritüellerinden belki de en önemlisi, kemer ve kılıç kuşanma törenidir. Hun ve Göktürkler döneminde bu ritüel, önemli dini merkezler sayılan, “Ata Mağarasında” ve “Ocak Başında” gerçekleştirilirdi.
Av, güreş ya da buna benzer törenlerde kahramanlık gösteren gençler, “Er” yani asker olmaya hak kazanırdı. Erginlenerek Er olan gençlere “Erlik Kemeri” kuşandırılırdı. Erlik kemeri kuşanan Alp’lar, savaşa hazır hale gelirdi.
Savaşta başarı sağlayan Alp’lerin, deri kemerlerinin üzerine, “Rütbe İşareti” sayılan metal plakalar takılırdı. Savaşçıların kemerlerinden sarkan uzantılar rütbe işareti sayılan nişanlardır. Nuray Bilgili.
***
Atatürk resimleri denince aklımda olan resimlerin başında gelir buğday başaklarının arasındaki , kilot pantul , kasketi ve çizmesiyle , Atatürk’üm..
Savaşların kazanılmasından sonra Anadolu toprağını eken biçen Türk Köylüsüne selam gibidir bu resim.
O , güvendiği Türk Köylüsü için “Üreten Türk köylüsü milletin efendisidir ” diyebilendir.
Buğday başaklarının arasında, Sarı Paşamız.
Aklından ve yüreğinden neler geçiyor ?
Yüzünün hatlarına iyice bakıyorum , keder var mı , yok mu ?
Bence çok düşünceli. Keder ve hüzün yok!.
Belli ki yapacak daha çok işi var. Düşünesi ondandır.
Örneğin yoksullukla , salgın hastalıklarla savaş ,cehaletle savaş.
Türkiye Cumhuriyet’i kurulduğunda ülkenin durumunu bilmek istemeyen ve ahkam kesenler bir sayfa “Kurtuluş Savaşı ” tarihimizi okusalar , onlar da Atatürk’ün başarılarını anlayacaklardır.
Nankörlük etmeyeceklerdir.
O her şeyden önce tam bağımsız bir Türkiye sevdası ile yola çıkan, işgalcileri toprağımızdan kovup , zaferi kazanandır.
Emperyalizmin ağa babalarını dünya üzerinde ilk kez yenilgiye uğratandır.
Dünyanın aklı başındaki okur yazarlarının ortak görüşü çok önemli.
Bu görüş hepimizin aklında kalsa keşke.
” Dünya henüz Atatürk’ün düşünce düzeyine erişememiştir”
Peki biz erişebildik mi ?
Yanıtını kendi vicdanınızda arayın ve verin !.
***
Yırtık Potinli Mustafa Kemal Paşa.
Bu resim Sakarya Meydan Muharebesi’nde çekilmiş..
Sakarya meydan muharebesi, ölüm kalım savaşının son dönemeci, kan gölüne dönmüş memleketim.
Elinde dürbünü, kahramanlarını , savaşın gidişatını gözlüyor.
Oturup bağdaş kurmuş Türk usulü.
***
Atatürk ve özet aşağıdaki resimdir.
ATATÜRK 10 Ağustos 1928 akşamı İstanbul / Sarayburnu Parkı’nda ünlü açıklamasını yaptı:
“Bizim ahenktar, zengin lisanımız yeni Türk harfleri ile kendini gösterecektir.
Asırlardan beri kafalarımızı demir çerçeve içinde bulundurarak, anlaşılmayan ve anlayamadığımız işaretlerden kendimizi kurtarmak, bunu anlamak mecburiyetindeyiz”
***
Anladık mı ?