Balıkesir Sivil Toplum Platformu’nun okullardaki mezuniyet törenlerini “gayri ahlaki” ilan etmesine bir tepki de KESK’e bağlı EĞİTİM-SEN’den geldi. EĞİTİM-SEN Balıkesir Şube Başkanı Abdurrahman Bulut, “Bu suçlamayı yapmak olsa olsa ahlaksızlık ve şuursuzluktur” dedi. Bulut, platform üyelerini öğrenci ve öğretmenlerden özür dilemeye çağırdı.
EĞİTİM-SEN Balıkesir Şube Başkanı Abdurrahman Bulut’un açıklaması şöyle:
“Balıkesir Sivil Toplum Platformu” adını adını kullanan topluluğun İl Milli Eğitim Müdürünü ziyaret ettiğini, gerekçesinin de okullardaki mezuniyet törenleri olduğunu basından öğrendik 21 kuruluş adına yapılan açıklamada ‘İslam’a aykırı ortamlarda gayri ahlaki davranışlar sergileniyor’ ifadesinin kullanılması düşündürücüdür. Bu ülkede 28 Şubat’ta mağduriyet edebiyatı yapanlar şimdi bireylerin yaşam biçimlerine, öğrencilerin eğlence anlayışlarına karışmakta ve “gayri ahlaki” diye nitelendirmektedir. Eğlence insanların bireysel tercihidir, size kimsenin karışmasını istemiyorsanız siz de karışamazsınız.
“BU İFADELER DÜŞÜNDÜRÜCÜ”
“Balıkesir Sivil Toplum Platformu” adını adını kullanan topluluğun İl Milli Eğitim Müdürünü ziyaret ettiğini, gerekçesinin de okullardaki mezuniyet törenleri olduğunu basından öğrendik 21 kuruluş adına yapılan açıklamada ‘İslam’a aykırı ortamlarda gayri ahlaki davranışlar sergileniyor’ ifadesinin kullanılması düşündürücüdür. Bu ülkede 28 Şubat’ta mağduriyet edebiyatı yapanlar şimdi bireylerin yaşam biçimlerine, öğrencilerin eğlence anlayışlarına karışmakta ve “gayri ahlaki” diye nitelendirmektedir. Eğlence insanların bireysel tercihidir, size kimsenin karışmasını istemiyorsanız siz de karışamazsınız”
“ÖĞRENCİ VE ÖĞRETMENLERDEN ÖZÜR DİLEYİN”
Bulut açıklamasını şöyle sürdürdü:
” Platform üyeleri öğrencilerden, velilerden, eğitim emekçilerinden özür dilemelidir. Sizin yaşam tarzınızda yaşamayanları, eğlenmeyenleri “ahlaksızlıkla ve şuursuzlukla” suçlamak hakkınız da değildir, haddiniz de değildir. Bu suçlamayı yapmak olsa olsa ahlaksızlık ve şuursuzluktur. Bu kuruluşlar keşke Aladağ’da 12 kız öğrenci yandığında, Karaman’da, Konya’da tecavüze uğrayan öğrenci çocukların haberi çıktığında da aynı duyarlılığı gösterselerdi. İlk kez anlamlı bir iş yapmış olurlardı”
“Okul idarecileri de öğretmenlere de çocuklarımızı yetiştirmek için hiçbir fedakarlıktan kaçınmamaktadır. Bizler okullarda öğrencilerimize bireylerin yaşam biçimine, düşüncesine saygı gösterilmesi gerektiğini öğretmekteyiz. Öğrencilerimizin insanların dili, dini nedeniyle ayrıştırılmasına, ötekileştirmesine izin verilmemesi gerektiğini öğretiyoruz ve öğretmeye de devam edeceğiz. Mezuniyet törenleri yıllardır süren bir gelenek olarak okullarımızda devam etmektedir. Mezuniyet törenlerinde sizin söylediğimiz gibi çocuklarımız yarı çıplak gezmemektedir”
“Aradaki fark herhalde çocukları cinsel obje veya birey olarak görme farkından kaynaklanıyor. Bizler için ne giydiğiniz yaşam tercihinizdir. Üstünüzdeki çarşafta olsa mini etekte olsa, size bakan gözlerin niyeti önemlidir. Bizler öğrencilerimizi hiçbir zaman cinsel obje olarak görmedik. Bir birey olarak gördük ve öylede görüyoruz”
“MEMUR-SEN’İN GERÇEK YÜZÜ GÖRÜLMELİ”
Maalesef basın açıklamasında eğitim camiasını çocukların emanet edilemeyeceği kişiler olarak gösteren bu anlayışı şiddetle kınıyoruz. Açıklama yapan kurumların içinde Memur Sen temsilcisinin imzasının olması daha da vahim bir durum. Memur Sen’e bağlı Eğitim Bir Sen ilimizde yetkili sendikadır, okul müdürü ve yardımcılarının çoğunluğu Eğitim Birsen üyesidir. Bizleri çocukların emanet edilemeyecek kişiler olarak lanse eden sendikaya üye olan idareci ve eğitim emekçilerini sendikalarının gerçek yüzünü görmelerini isteriz. Okullarda yapılan mezuniyet törenlerini karalayarak bir yere varamazsınız. Biz eğitim emekçisi ailesi çok büyük bir camiayız, sizin sınırlarınıza ve çerçevenize sığmayız. Okul idarelerini ve eğitim emekçilerini itibarsızlaştırmak için gerçek dışı beyanlarla bir yere varamayacağınızı bir kez daha belirtmek isteriz” (balikesir24saat)