A Milli Kadın Voleybol Takımımız, 2020 CEV Tokyo Olimpiyatları elemelerinde, Almanya’yı 3-0 mağlup etti.
Tarihinde ikinci kez Olimpiyatlara katılma hakkını elde etti.
Bu büyük başarı, tüm yurtta coşku ve sevinçle karşılandı.
Tokyo’da, Bayrağımız dalgalanacak, Milli Marşımız söylenecek.
Bu, bizlere onur ve gurur verir.
Bundan rahatsızlık duyan çıkar mı?
Çıkmış!
Hem de, “ölürüm” Türkiye’mci!
Üstelik Belediye “Başkanı”!
Gerekçesi, kızlarımızın giydiği, ay yıldızlı milli formayı “ bedenlerini teşhir” aracı görmesi!
Anlayışa bak…
Tebliğciymiş!
Neyi tebliğ ediyorsa!
Neyse ki, Sayın Devlet Bey, bu konuda refleks göstererek, kamuoyunu bir nebze rahatlattı.
Bu anlayışta olan yöneticiler, artık halka hizmetin değil, “özel siyasal” düşüncelerinin peşinden koşmaktadırlar.
Bu nedenle de yönetici özelliklerini yitirmişlerdir.
Bu anlayışın, Türkiye’yi, laik demokratik cumhuriyetimizi, hızla Ortaçağın zifiri karanlığına doğru sürüklediğini görelim.
Sanki yüzyıl sonra, “Kuvayı İnzibatiye” (*) anlayışı hortlamış!
Bütün olumsuzluklara rağmen, A Milli Bayan Voleybol Takımımızla, 2020 CEV Tokyo Olimpiyatlarında, kupayı kaldırmanın, ay yıldızlı bayrağı dalgalandırmanın, Milli Marşımızı söylemenin coşkusunu birlikte yaşayalım.
Başarılar kızlarımız…
———————
(*) Kuvayı İnzibatiye – Hilafet Ordusu-: Kurtuluş Savaşı sırasında, İngilizlerin desteği ile İstanbul Hükümeti’nin Kuvayı Milliye’ye karşı kurduğu askeri örgüt.