CHP Altıeylül ilçe başkanlığının kongresinin ardından “Delege Ağaları” başlıklı bir yazı kaleme almıştım.
O kongrede partinin sevilen isimlerinden Süleyman Kaba, “Delege ağalığı yıkılmadan CHP’nin iktidar olacağına inanmıyorum” demişti.
Bu yazı da, Sayın Kaba’nın sözleri de çok konuşuldu, tartışıldı.
Delege seçimleri, delege ağalığı, delege pazarlıkları ilçe kongreleri boyunca herkesin dilindeydi, delegelerin yerine üyelerin oy kullanması ile bu sorunun çözüleceği vurgulandı.
İl kongresi öncesi delege ağalarının yerini belediye başkanları ve ilçe başkanları aldı.
Belediye başkanının biri çıkıp bir adayın en büyük destekçisi olabiliyor.
Bir diğeri çıkıp o ismin seçilmemesi için açıkça mücadele edip, girişimlerde bulunuyor.
Belediye başkanlarının kongreye bu kadar müdahil olması tepkileri getiriyor.
“Halkçı başkanlar” vatandaşa hizmet için seçildiğine göre, örgütleri rahat bırakıp, kenti için çalışsa daha iyi değil mi diyenlerin sayısı artıyor.
***
Bazı ilçe başkanları toplanıp bir adaya açık destek veriyor, bazıları ise beğenmedikleri bir ismin kazanmaması için bir araya geliyor.
Şimdi ilçe başkanları delegelerin iradesine ipotek koymakla suçlanıyorlar.
Onlara göre delegeleri de zaten örgüt seçiyor.
Ama delegelerin ilçe başkanlarına “benim adıma başkan seç” demedikleri de bir gerçek…
Bu toplantıyı yapanlar nasıl bir il başkanı nasıl bir il yönetimi sorusuna yanıt aradıklarını, bu toplantıların gizli ya da illegal olmadığını savunuyor.
Örgütle uyum içinde çalışacak bir “orkestra şefi” aradıklarını söylüyorlar.
Hatta delege ağalarının sistemden çıkarılıp, örgütlerin çalıştırılması için çaba gösterildiği savunuluyor.
Bu toplantılar sonrasında bir “şef” bulundu ama delegelerin de bu isme destek vermesi gerekiyor.
***
31 Mart seçimleri öncesi bir milletvekilinin ilçelerin belediye başkan adaylarını hatta meclis üyelerini belirlemek için çabalaması büyük sorun yaratmıştı.
Milletvekilimiz belki bin pişman oldu, belki akıllandı ama ona karşı tepkiler hala bitmedi.
Bandırma kongresinde belediye başkanlarının örgüt işlerine karışmasının doğru olmadığı dile getirilmiş…
Ancak bir çok ilçede belediye başkanı kimi istediyse onun seçildiğini de gördük.
Şimdi sırada il kongresi var ve belediye başkanları bir ikisi dışında hep baş rolde…
***
Kongreye artık günler kala saflar oldukça netleşti diyebiliriz.
Altıeylül, Edremit, Erdek, Gömeç, Gönen, İvrindi ilçe başkanları Serkan Sarı’dan yana tavır aldı. Belediye başkanları Selman Hasan Arslan (Edremit), Hüseyin Sarı (Erdek) , İbrahim Palaz (Gönen), Tancan Barcin (Manyas) Sarı’ya açıkça destek verdi.
Ayvalık, Bandırma, Bigadiç, Burhaniye, Dursunbey, Karesi, Kepsut, Manyas, Savaştepe, Sındırgı, Susurluk ilçe başkanları ise Ender Biçki’nin yanında yer aldı. Burhaniye Belediye Başkanı Ali Kemal Deveciler ve Bandırma Belediye Başkanı Tolga Tosun, il başkan adayı Ender Biçki’nin toplantısına katılmadılar ama yardımcılarını gönderip, “seninleyiz” mesajını verdiler. İlçe başkanlarının öncelikle yönetim kurulu üyeleri ile delegeleri ikna etmeleri gerekecek.
Gömeç Belediye Başkanı Mehmet İrem Himam iki adayın da basın açıklamasına katılarak en doğrusunu yaptı. Aynı şeyi iki adayın da toplantısına katılmayan Balya Belediye Başkanı Orhan Gaga için de söyleyebiliriz. Savaştepe İlçe Başkanı Umut Dinç ve Havran İlçe Başkanı Naci Savaş da Himam gibi iki adayın da basın açıklamasında hazır bulundu.
Bu durumda Serkan Sarı belediye başkanlarının, Ender Biçki ilçe başkanlarının desteğini almış görünüyor. Ancak özellikle kırsal ilçelerdeki değerlendirmelerin sürdüğünü söylemekte fayda var.
Ömür Boyuer ve Ortak Akıl Hareketi ise kendileri adına tüm olumsuz gelişmelere karşın geri adım atmadı ve mücadeleye devam kararı verdi. Ancak Boyuer’in ittifak arayışının sona ermesinin ardından Biçki için dile getirdiği sert eleştirilerin kendisine puan kaybettirdiğini söyleyebiliriz.
Bakalım kongrede delege ağalarının mı, belediye başkanlarının mı, ilçe başkanlarının mı dediği olacak.
Yoksa delegeler bir sürpriz mi yapacak?
