“Ülkemiz şu iki şeyin ülkesidir. Biri çiftçi, diğeri asker. Biz çok iyi çiftçi ve asker yetiştiren bir ulusuz. İyi çiftçi yetiştirdik çünkü topraklarımız çoktur. İyi asker yetiştirdik, çünkü o toprakları isteyen düşmanlar çoktur ”
GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK …
Anadolu bu coğrafyada taze gelin gibi dururken, emperyalizmin ve onun gıdiklerinin aklından hiç çıkmaz. Akılları , fikirleri , eylemleri hep bu gelinin üzerinde yoğunlaşır. Sanki Anadolu üzerinde yaşayan bizler yokmuşuz gibi. Daha dün Çanakkale , Sakarya ve Dumlupınar’da yedikleri tokatın hıncını almak için tetikte beklerler… Anadolu analarının doğurduğu yiğitleri , Cumhuriyet delikanlılarını unuturlar … Ya da onları kolayca susturmanın yollarını ararlar. İçimizde hainimiz de vardır, iş birlikçimiz de… Bizim Kuzey Ege’nin meşhur lafıdır, ” otu çekçen, köküne bakçen”. Biz de içimizdeki hainlerin ve işbirlikçilerin köküne bakıp dururuz.. Kökleri bu yurda ihanette başı çekenlerdir. Bunlar şimdi onların torunları. Atalarından tek bir “şehit” yok.. Vatan ve şehide ahde vefayı bundan ötürü bilmezler !.. Ellerinde yobazlığın kitabıyla, gül dibinde otururlar.
Biz bağımsızlık diyenleriz.. Toprağımızın bir karışını vermemeye and içen , bu uğurda can veren dedelerin , ninelerin torunlarıyız ya Ata’mıza , vatanımıza ihanet edemeyiz.. Mayamızda yoktur !.. Türküz…Türkülerimizi çığırırken toprağımızı eker biçeriz.. Emeğe ve alın terine saygıda kusur etmeyiz.
Türkülerimizi özgürce söylemek , yurdumuzu korumak için bedel öderiz. Binlerce şehit veririz …
Türkiye Cumhuriyeti 96 yaşında.
Cumhuriyet’in erdemlerini , nasıl kazanıldığını ve nasıl bedeller ödenerek kurulduğunu nasıl, kime anlatayım ?.
Türkiye düşmanlarına mı ? Atatürk sevdalılarına mı ? Vatan hainlerine mi ? Irmağına , suyuna kurbanım Türkiyem diyenlerine mi ? Şimdilerde köşe bucak saklananların , ihanetlerini görmeyenlere mi anlatayım ?
En iyisi ben vicdanı temiz, ahlakı temiz , yurtseverlere anlatayım diye düşünüyorum.
Vazgeçtim. Onlar zaten ülkemizin nasıl kurulduğunu , Atatürk ilke ve devrimlerinin değerini , önemini biliyorlar. Onlara anlatmasam da olur hani.
Ben Atatürk’üme ulu orta saygısızlık edenlerin anlaması için anlatıp , yazsam mı ? Şimdiye kadar , üniversite bitirmiş koca koca adamlar bile Atatürk ve Cumhuriyet Bayramı diyemez duruma gelmişler. Bunlara ne desem boş gibime geliyor. Ben de boş verdim zaten.
Ama , o kadir kıymet bilen Anadolu insanımıza seslenirsem yerine varır, duyarlar.
Bu arada 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamalarından önce tüm okurlarımıza da sesleneyim. El birliğiyle , gönül birliğiyle , coşkuyla kutlayalım Cumhuriyet Bayramımızı.
“Benim edebine vurulduğum Anadolu’m..
Bir söz söyle, orta yerine Dünya’nın ..
Yankılansın , duyulsun.
Ama bu söz bu kerre..
Bağımsızlıktan yana,
Mustafa Kemal’ce olsun.. ”
Sesimiz çok gür çıksın, coşkularımız dorukta olsun.
Hep birlikte olursak çok güzel oluyoruz TÜRKİYEM…
CUMHURİYET BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN.
