Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, “30 Ağustos, halkın genelini ilgilendiren bir bayram değildir” demiş.
Doksanlı yılların başında Görsel Yayınlar Bölge Müdürüyken 3 yıl Kütahya bölgesinde çalıştım.
O zaman Dumlupınar İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü olan arkadaşımın davetlisi olarak 30 Ağustos’ta 2 yıl törenlerde protokolde bayramı izleme fırsatı buldum.
Cepheleri ve şehitlikleri gezdim.
Atatürk kendisine tahsis edilen bir kıl çadırdan tüm cepheyi yönetmiş ve o taktikler hala piyade eğitiminde Amerika Birleşik Devletleri dahil birçok ülkede, “Atatürk, Dumlupınar taktiği” olarak okutulmaktadır.
Olayın askeri yönünü bu konuda eğitimli arkadaşlarımız zaten yazacaklardır .
Sevdiğim şehir Bursa’nın Büyükşehir Belediye Başkanı Aktaş’ın “30 Ağustos herkesin bayramı değil” açıklamasını cahillik olarak tanımlıyorum.
Dumlupunar’da bulunduğumda savaş yıllarına tanıklık eden bir teyzenin torunundan dinlediğim yaşanmış hikayeyi, inşallah Alinur Aktaş da okur diye tekrar yazıyorum. ( Bu hikayeyi defalarca 30 Ağustos günü Facebook’ta yayınladım )
“Dumlupınar savaşlarının en hızlı zamanlarını Atatürk, Dumlupınar ilçe merkezinde bulunan bir kıl çadırda ,gaz lambası ,bir şilte yatak , bir çalışma masası eşliğinde yönetmiş. Tüm erkekler cephede,o civardan Alınören köyünden yaşlı bir teyzeyi de Atamıza yemek yapsın, günlük işlerinde yardımcı olsun diye görevlendirmişler.
Birkaç gün sonra yiyecek kalmamış.
Teyze…
– Paşam bizim köye gidip, yiyecek bir şeyler bakayım diye müsaade istemiş.
O gün çatışmalar gündüz biraz azalmış, çadırdan köy kuş uçumu 9 km..
Dere yataklarından şehitlerimizin ve düşman askerlerinin kanı oluk oluk akıyormuş.
Teyzemiz köye güç bela varmış, 2 tane yumurta bulmuş, hızla geri dönmüş ,sevinçli çünkü Atasına yiyecek bir şey ikram edecek.
Yağ yok, yumurtaları suyla tavada pişirmiş.
– Paşam demiş ziyafet var…
Atatürk …
– Biri senin diyerek yumurtanın birini almış.
Teyze ısrarla ..
-Paşam siz Türk halkına lazımsınız ,siz yemelisiniz dese de …
Atatürk birer birer paylaştırmaktan vaz geçmemiş.….
25 sene önce dinlediğim bu hikaye 30 AĞUSTOS’larda ,bir de sabah kahvaltısında yumurtayı elime aldığımda aklıma gelir…
Halkı ilgilendirmeyen bir bayram öyle mi?