2 Temmuz Madımak Katliamının 27 yılındayız. Aradan 27 yıl geçmesine rağmen, Sivas’ta yakılan o ateş hala içinde insan sevgisi taşıyan her kesimin yüreğinde yanmaya devam ediyor. O günden beri kaybettiğimiz canlarla birlikte insanlığa olan ‘Hasret’imiz de sürüyor. Çünkü Madımak’ta yakılan sevgiydi, barıştı, kardeşlikti ve tüm insanlıktı.
2 Temmuz, Türkiye tarihinin utanç ve ibret günü olarak kayıtlara geçti. Madımak katliamı, ellerinde benzin bidonları dillerinde tekbir sesleri olan “Cumhuriyet burada kuruldu, burada yıkılacak” diye slogan atan gerici bir zihniyet tarafından devletin gözlerinin önünde yapıldı.
Aslında bu gerici zihniyeti bizler çok iyi tanıyoruz. Çünkü bu gerici zihniyet benzer katliamlarını, daha önce de Maraş’ta, Çorumda, Sivas’ta da acımasızca yaptı. Her defasında katliamdaki her türlü soru işareti aydınlatılmadan, gerçek sanıklar yargılanmadan, katliamın gerçekleşmesinde ‘derin devletin’ izleri bulunmadan ve ayrımcı ve gerici zihniyet devletçe korunarak hiçbir zaman hesap vermedi.
Eğer bu gerici zihniyetten Maraş’ın, Çorum’un, Sivas’ın hesabı sorulmuş olsaydı, Madımak katliamı yaşanmazdı.
Ne yazık ki yaşadığımız coğrafyada yüzyıllardır Anadolu aydınlanmasının temel taşı olan Alevilere karşı sistemli ve acımasızca yapılan eylemler, ara vermeden devam etmiştir ve etmeye de devam ediyor. Bugün Alevi evlerine işaret koyanlar, Cemevlerini ibadethaneden bile saymayanlar, Alevileri toplumsal yaşamın her alanında dışlayan ve ötekileştiren bu zihniyet ile dün Madımak’ta canlarımızı diri diri yakan zihniyet aynı.
Zaten devleti de yöneten bu gerici anlayış; geçmişte Maraş katilini, daha sonra da Madımak katillerinin avukatlarını milletvekili yaparak ödüllendirmiştir.
Bu ödüllendirme anlayışı yüzündendir ki bu topraklarda, bu gerici anlayış her zaman kendine yer bulmuş ve devlet kadrolarına hakim olmuştur.
Maraş’ta,Sivas’ta Çorum’da, ve Madımak’ta yaptıklarının hesabını vermeyen, hesap sorulmayan bu anlayış, bundan cesaret alarak bu gün de Alevilere yönelik saldırılarına devam ediyor.
Oysa ki Aleviler, bu ülkede laikliğin çağdaşlığın ve demokrasinin teminatıdır.
Yüzyıllardır, sevgiyi rehber edinen, Anadolu hoş görüsünün temeli olan Alevi anlayışı toplumsal barışımızın da temelidir. Çünkü Alevi anlayışı, insan sevgisi ile yola çıkar, merkezinde insan vardır.
Bu duygu ve düşüncelerle, 2 Temmuz’da Sivas’ta yakılarak katledilen tüm sanatçı, aydın ve canları saygıyla ve özlemle anıyorum. Sivas katliamını gerçekleştirenler, doğrudan ya da dolaylı destekleyenler, katillere arka çıkanlar şunu bilsin ki, Sivas’ı unutmayacağız ve unutturmayacağız. Alevilere yönelik her türlü ötekileştirme, yok sayma, toplumsal hafızasını silmeye çalışma ve asimilasyon politikalarına karşı tüm gücümüzle mücadele edeceğiz.
Mehmet Tüm
25&26. Dönem Balıkesir Milletvekili