Bu hafta Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün Hak’ka yürüyüşünün 86.yıl dönümü. Bundan dolayı bu haftaki sohbet konumuz Atatürk üzerine olacaktır.
Mustafa Kemal 1881 yılında Selanik’te dünyaya gelmiştir. Önce Şemsi Efendi okuluna sonra Askeri Rüştiyeye girmiştir. Oradan Manastır Askeri İdadisi’ne, sonra Harbiye Okuluna girmiştir. Harbiye’den sonra Erkanı Harp Okuluna girmiş ve kurmay yüzbaşı olarak orduya katılmıştır.
Önce Şam’a , oradan Selanik’e gelmiştir. 1908 yılındaki 31 Mart ayaklanmasını bastıran Hareket Ordusunun kurmay subayıdır.
1911 yılında gönüllü olarak Libya’ya gitmiştir. Mısır’da bir falcı, arkadaşlarının yanında onunda el falına bakar ve “Sen 15 yıl padişahlık yapacaksın” der. Hepsi güler.
Libya’da ilk savaş deneyimlerini yaşamıştır. Libya’da İtalyanlarla çarpışırken gözünden rahatsızlanmıştır.1912 yılında Balkan Savaşı çıkınca geri gelmiş ve 1913 yılında Enver Paşa tarafından Sofya’ya askeri ateşe militer olarak yollanmıştır.
1914 yılında 1. Dünya Savaşı başlayınca Harbiye Nazırlığından görev istemiş ve kendisine Çanakkale cephesinde görevli 19. Fırka Komutanlığı verilmiştir. Cephe komutanı fırkasını Bigalı köyünde konuşlandırmıştır.
25 Nisan 1915 günü Anzak çıkartmasına insiyatif kullanarak müdahale etmiş ve savaşın gidişatını değiştirmiştir.
Çanakkale cephesinde rüştünü ispatlamıştır. Çanakkale zaferinden sonra paşa olmuş ve doğuda görevlendirilmiştir.
Muş ve Bingöl’de Ruslarla çarpışarak buraları kurtarmıştır. Oradan Sina cephesine yollanmıştır. 1918 yılında kurulan Yıldırım Orduları komutanlığına getirilmiştir. Fakat Mondros Ateşkes Antlaşması imzalanınca geri çağrılmıştır.
13 Kasım 1918 günü İstanbul’a gelmiştir. İstanbul’da kaldığı altı ay içinde kurtuluş çareleri aramış ve çok çeşitli görüşmeler yapmıştır.
Onun bu faaliyetlerinden rahatsız olan İngilizler İstanbul’dan ayrılmasını istemişler ve padişah kendisini Samsun çevresine yollamıştır.
15 Mayıs 1919 günü Yunan ordusu İzmir’e çıkmış ve işgal etmiştir. 19 Mayıs 1919 günü Samsun’a çıkarak Kurtuluş Savaşını başlatmıştır.
Amasya Genelgesinden sonra kendisi geri çağrılmış gitmeyince ordudan atılmıştır.
Sivil olarak Erzurum ve Sivas kongrelerine katılmış ve temsil heyeti başkanı seçilmiştir.
23 Nisan 1920 tarihinde BMM Ankara’da toplanmış ve kendisini Meclis Başkanı seçmiştir.
Meclisin Ankara’da toplanması ile Kurtuluş Savaşını Meclis yürütmeye başlamıştır. Meclis Mustafa Kemal’in önderliğinde orduyu hızla örgütlemiş ve Osmanlı hükümetine imzalatılan Sevr antlaşmasını kabul ettirmek için harekete geçirilen Yunan ordusunu 1921 yıl başında İnönü mevzilerinde karşılamıştır. Aynı yıl içinde 2. İnönü Zaferi kazanılmıştır.
Kütahya muharebelerinin kaybedilmesi üzerine askeri dehasını konuşturarak ordunun Sakarya’nın doğusuna çekilmesini emretmiştir.
1921 yılı Eylül ayı içinde Başkomutan olarak Sakarya muharebelerini yönetmiş ve Sakarya Zaferini kazanmıştır.
Bu büyük zafer sonunda meclis kendisine Mareşal rütbesi vermiştir. Oysa Osmanlı kendisini askerlikten ayırmıştı.
Sakarya zaferinden sonra hızlı bir hazırlık yapılmış ve 1922 yılında Büyük Taarruz ile Yunan ordusu ülkeden atılmıştır.
Sonra sırası ile Mudanya ateşkes antlaşması ve 1923 yılında Lozan Barış Antlaşması ile savaş sona ermiş ve İstanbul kurtarılmıştır.
Mustafa Kemal İstanbul’un kurtarıcısıdır. 29 Ekim 1923 tarihinde Cumhuriyet ilan edilmiştir. Sonra devrimler yapılmaya başlanmış ve önce eğitim öğretim birliği sağlanmıştır. Sonra kılık kıyafet devrimi, tartı devrimi, medeni kanun ve 1928 yılında alfabe devrimi yapılmıştır.
1936 yılında Montrö Sözleşmesi ile boğazlar kurtarılmış ve 1939 yılında Hatay kurtarılmıştır.
Kendisinin böbrek rahatsızlıkları da vardır. 1938 yılında siroz rahatsızlığı ortaya çıkmış ve Hatay için mücadele ederken tedavi aksamaları meydana gelmiştir.
Bu süreçte Hindistan’dan kendisine bir halı hediye edilmiştir. Halıda saat 9.05 işlenmiştir. 10 Kasım 1938 tarihinde saat 09.05’de
Dolmabahçe Sarayında Hakka yürümüştür.
Türk ulusuna özgüvenini kazandırmış ve dünya barışına katkıda bulunmuştur.
Türk tarihi ve Türkçe üzerine önemli çalışmalar yapmış ve bunun için Türk Tarih Kurumu ile Türk Dil Derneğini kurmuştur.
Göktürklerden sonra kurduğu devlete Türk adını veren ilk liderdir.
Bugün dünyanın 26 ülkesinde heykeli vardır. Tüm dünyada gelmiş geçmiş en büyük dünya lideri olarak tanınmaktadır. Ruhu şad olsun. Saygılarımla.
10 Kasım 2024
Sinan Kahyaoğlu