“dolaşacaktır en şanlı elbisesiyle: işçi tulumuyla
bu güzelim memlekette hürriyet…” Nazım Hikmet
Bu yıl 1 Mayıs kutlamaları Coronavirüs engeline takıldı. Meydanlarda doyasıya kutlanamadı.
Oysa işçi sınıfı ne zorlu mücadele sonunda elde etmişti bu hakkı.
1856’da Avustralya’nın Melbourne kentinde, işçi ve emekçilerin sekiz saatlik iş günü talebiyle başlattıkları ilk mücadeleden sonra, 1 Mayıs 1886 yılında Amerika’da işçilerin aynı taleple iş bırakmasıyla mücadele doruk noktasına çıkmıştır.
Benzer taleplerle, dünyanın değişik ülkelerinde verilen yoğun ve zorlu mücadeleler sonuncunda emekçiler büyük kazanımlar elde etmişlerdir.
1889’da toplanan İkinci Enternasyonal, 1 Mayıs gününü dünyada “Birlik, Mücadele Ve Dayanışma Günü “ olarak kabul etmesiyle tüm dünya’da kutlanmaya başlanmıştır.
Ülkemizde ilk 1 Mayıs, 1909’da Üsküp’te, 1910 yılında Rumeli’nin büyük kentlerinde,1911 yılında Selanik’te, 1912 yılında İstanbul’da kutlanmıştır.
1921 yılında işgal kuvvetlerinin yasaklamasına rağmen Haliç tersanesi işçileri iş bırakarak 1 Mayıs’ı kutlamışlardır.
1922 yılında ise 1 Mayıs kutlamaları İstanbul ve Ankara’da yapılmıştır.
1923 yılında 1 Mayıs Türkiye İşçileri Bayramı olarak kabul edilmiş, İstanbul, Ankara, İzmir ve Adapazarı’nda büyük törenlerle coşkuyla kutlanmıştır.
Daha sonraki dönemlerde ülkede yaşanan siyasi atmosfer kutlamaları etkilemiştir. Zorluklar ve yoğun mücadele içinde kutlanarak günümüze kadar gelindi.
Bu yıl ise, 1 Mayıs kutlamalarına COVID-19 gölgesi düştü.
Tüm dünya da olduğu gibi ülkemizde de iş yerleri kapandı, milyonlarca emekçi işinden aşından oldu.
Herkes arayış içerisinde. Bu sürecin nasıl sonuçlanacağı, yarının nasıl olacağı konusunda, belirsizlik ve tedirginlik var.
Ülkemizde, özellikle 1980’den sonra iktidarların, emekçileri sendikasız bırakma uygulamaları, amacına ulaşmış ve emek örgütleri gücünü kaybetmiştir. Çalışanlar, iş güvenliği başta olmak üzere, en temel haklarını savunamaz konuma getirilmişlerdir.
Ne yazık ki, emek mücadelesi vermesi gereken bazı emek örgütlerinin (!), siyasal hedeflerini gerçekleştirmeyi esas almaları sonucu, en temel hakları için verilecek mücadelede birlik sağlanamamaktadır.
Bütün olumsuzluklara rağmen; Sofokles’in “Emek olmadan hiçbir şey yetişmez” dediği gibi yarını yetiştirecek olanlar, yine emekçiler olacaklardır.
Coronavirüs salgınında canları pahasına büyük fedakarlıklar gösteren sağlık emekçilerimiz başata olmak üzere tüm emekçilerin bayramını kutluyorum.
1 MAYIS MARŞI
Günlerin bugün getirdiği baskı zulüm ve kandır
Ancak bu böyle gitmez sömürü devam etmez
Yepyeni bir hayat gelir bizde ve her yerde
*
1 Mayıs 1 Mayıs işçinin emekçinin bayramı
Devrimin şanlı ilerleyen halkların bayramı
*
Yepyeni bir güneş doğar dağların doruklarından
Mutlu bir hayat filizlenir kavganın ufuklarından
Yurdumun mutlu günleri mutlak gelen gündedir
*
1 Mayıs 1 Mayıs işçinin emekçinin bayramı
Devrimin şanlı yolunda ilerleyen halkların bayramı
*
Yaşasın dünya emekçilerin birlik, dayanışma ve mücadele günü.
Yaşasın 1 Mayıs
Ayhan Öztürk