Edremit Belediyesi’nin, 13-21 Ağustos 2022 tarihleri arasında “Ölmez Ağacın Gölgesinde Kitap” sloganıyla Altınkum Belediye Tesisleri’nde düzenlediği 5. Edremit Kitap Fuarı geride kaldı. Birçok tartışmayı da beraberinde getiren kitap fuarına dair görüş ve eleştirilerimi kalemim yettiğince siz sevgili okurlarıma ileteceğim.
http://balikesir24saat.com haber sitesinin değerli okurları, 9 gün süren kitap fuarında Türkiye Yazarlar Sendikası stant sorumlusu olarak bulundum. Gökkuşağı Dergi’si ve üyesi olduğum Edremit Lisesi Mezunlar Derneği’nin konuğuydum. Kitaplarımı ilgi duyan okurlarım için imzaladım. Öylesine önemli yazar ve şairler ile tanıştım ki… Bu güzel gelişmeler, hem yazın hem kişisel yaşantım adına büyük bir kazanımdır. Kitaplarımdan desteğini esirgemeyen okurlarıma çok ama çok teşekkür ediyorum.
Sizlerin huzurunda Türkiye Yazarlar Sendikası Edremit Körfezi Temsilcisi Bülent Güldal’a ayrıca teşekkürlerimi sunuyorum. Değerli büyüğüm ile birlikte çalışmak benim için büyük bir şanstı. Kendisinin herkesin takdirini kazanan eserleri gibi beyefendi kişiliği de biz gençlere çok şey öğretti.
Son teşekkürümü ise haber sitemizin değerli yazarlarından Fatma Zehra Köseley, Alparslan Ayral, Behiç İstanbulluoğlu ve Cemil Yavuz’a sunuyorum. Sizin gibi kıymetli büyüklerim ile kitap fuarı çatısı altında bulunmak benim için büyük bir onur ve mutluluk kaynağıdır. Hep birlikte nice kitap fuarlarında, edebiyat söyleşilerinde ve kültürel etkinliklerde olabilmeyi diliyorum.
Kitap fuarına yeniden dönecek olursak, öncelikle şunu belirtmek istiyorum; iyi ve güzel olandan herkes bahseder. Asıl önemli olan eksikleri, yanlışları, sorunları yazıp, söylemektir. Eksikleri, yanlışları, sorunları enine boyuna masaya yatıralım ki, kitap fuarında dilimizden düşürmediğimiz Sabahattin Ali’yi ve Mustafa Sutüven’i bir kez daha anabilecek yüzümüz olsun.
Doğal ve kültürel varlıkları ile eşsiz bir zenginliğe sahip Kazdağları’nda yaşamanın hakkın vermek hepimizin görevi olmalı. Öncelikle bölgemizin adını çok daha doğrusu coğrafi isimlerin neyi ifade ettiğini doğru olarak bilmeliyiz. Kitap fuarında bilgi kirliliğine yol açan bir durum söz konusu idi. Edremit Körfezi, Kazdağları ve Madra Dağı arasındaki alanı kapsar. Yani Edremit, Burhaniye, Ayvalık, Gömeç ve Havran ilçelerimiz Edremit Körfezi’nin bir parçasıdır. Edremit’i diğer ilçelerden ayrı düşünmeyiz. O nedenle “Körfez Yazarları” standı ile “Edremit Yazarları”nın ayrı oluşu pek de uygun olmadı. Umarım önümüzdeki yıllarda aynı hata tekrarlanmaz.
Bölgemizden bahsetmeye devam edecek olursak; geçtiğimiz aylarda başka bir ilçemizde düzenlenen kitap fuarına katılan bütün yazarların eşit haklara sahip olduğunu, yazar ve şairlerin okurları ile buluşması için bütün olanakların seferber edildiğini, fuar süresince kitapların ve birbirinden değerli edebiyatçıların hep ön planda olduğunu, fuar programında siyasetin yer bulamadığından haberdar olduk. Kısacası, bütün duyduklarımız bir kitap fuarında yaşanması gerekenlerdi.
Peki ya, 5. Edremit Kitap Fuarı içinde aynı şey geçerli miydi? Ne yazık ki, HAYIR! 9 günlük kitap fuarı programında yer alan konuşmacıların çoğu siyasetçiydi. Konuştukları konu da edebiyat, kitap, sanat, kültürel gelişmeler ve Kazdağları değildi. Bu nedenle de fuar alanına Çevik Kuvvet’in bile gelmesini gerektiren tatsız bir olay yaşadık. Hatta hiçbir olay yaşanmasa bile son günlerde de Çevik Kuvvet ekiplerinin varlığı kitaplar ve onların emektar yazarları ile buluşmak isteyenleri oldukça tedirgin etti. Nasıl tedirgin etmesin ki… Sanki kitapların peşinden koşulmuyordu da bir cinayet işlendi ve katil yakalanmak isteniyor gibiydi.
Kitap fuarının işleyişini üstlenen organizatörlerin, fuara katılan bütün yazarlara eşit mesafede olunduğunu söyleyemeyeceğim. Ünlü yazarlara bariz bir şekilde öncelik tanındı. Edebiyat alanı dışındaki konuşmacılar da aynı ayrıcalığa sahipti. Onların isimleri ana sahneden anons edildi. Diğer yazar, şair ve fuara katılım sağlayarak kültürel zenginliği arttıran dernek, vakıf ve diğer kuruluşların isimleri ise telaffuz bile edilmedi. Hatta çoğunun standı ne belediye başkanı ne de siyasetçiler tarafından ziyaret edildi. Birçok yazar, kendine ve kitaplarına bile zor yer buldu. Ama bir kitap fuarı ile ne ilgisi varsa bir türlü ilişki kuramadığım incikçi boncukçular stantların önemli bir bölümünde yer aldı. Onları gördükçe kitaplara, yazarlara ve şairlere büyük bir haksızlık yapıldığını düşündüm.
Ünlü isimlere az önce değinmiştik. Şimdi bir kez daha değineceğiz. Edremit’in bir değeri olan Mustafa Seyit Sutüven adına düzenlenen program öncesi, işte o ünlü isimler ardı ardına konuştu. Bundan dolayı da Türkiye Yazarlar Sendikası’na tanınan zamandan resmen çalınmış oldu . Artık saat 24.00’dü.. Ve sadece 15 dakika Sutüven adına bir konuşma yapıldı.
Düşünsenize siz hem kendi bölgenizin değerini anacaksınız ama O’nu çok kısa bir süreye sıkıştırarak sadece konuşmuş olmak için konuşacaksınız. Bu durum ilk önce, Mustafa Seyit Sutüven’e, hem Türkiye Yazarlar Sendikası’na hem de Kazdağları’na ve halkımıza büyük bir saygısızlıktır.
Mustafa Seyit Sutüven adına Türkiye Yazarlar Sendikası’nın desteği ile çıkarılan kitap da ne yazık ki, fuarda herkese ulaştırılmadı.
Bu değerli kitap gibi “Edremit’in Sabahattin Ali’si” adlı kitap da Edremit Belediyesi’nin bir çalışması olmasına karşın 9 gün boyunca fuara gelen konuklarla buluşamadı.
Bu iki büyük yazar ve şair adına yapılan çalışmalar, kitap fuarında kamuoyunun ilgisine ve bilgisine sunulmayacaksa ne zaman sunulacak?
BİR NOT DAHA
Edremit Belediye Başkanı Selman Hasan Arslan, kitap fuarı öncesi, “Kitap fuarıyla Edremit’te yetişen Sabahattin Ali başta olmak üzere yine Körfez’in önemli ismi yazar Mustafa Seyit Sutüven’e layık olmak, onların kitaplar ve şiirler üzerinden yaydıkları aydınlanma ışığını bir kez daha bütün Türkiye’ye yaymak istiyoruz.” demişti.
Bu fuarda Sabahattin Ali ve Mustafa Seyit Sutüven’e ne kadar layık olabildik? Onların yaydığı aydınlanma ışığının ne kadarını Türkiye’ye yayabildik?
Kısacası bu fuarda imzası olan herkes bir öz eleştiri yapsa iyi olacak…
