Osmanlı’nın Kemal Paşası…
İngilizlerin Asi Kemal’i…
Gericilerin Bolşevik Mustafa’sı…
Mandacıların Maceraperesti…
Tam bağımsızlıktan, çağdaşlıktan, devrimcilikten, laiklikten, demokrasiden, cumhuriyetten yana olanların da Gazi Mustafa Kemal Atatürk’üdür…
Birileri Atatürk demekten ısrarla kaçınıyor. Kimler bunlar? Atatürk devrimine karşı olan siyasal İslâmcılar. Yakın zamana kadar cumhurbaşkanı Erdoğan da Atatürk demiyordu. O bile “hidayete” erdiğine göre! Hiç olmazsa seçime kadar!
Peki, neden?
Bu tartışma 1921 ve 1924 anayasalarından beri var…
1921 Anayasası Anadolu İhtilalinin anayasasıdır. 1924 Anayasası Atatürk devrimiyle kurulan cumhuriyetin anayasasıdır.
1921’i yapan Mustafa Kemal’dir. 1924’ü yapan Atatürk’tür. Atatürk, soyadı kanunu çıktığında Atatürk olmadı. O Kurtuluş savaşından beri zaten Atatürk’tü
Soru şu?
Cumhuriyet ne yaptı da karşıtları bu kadar düşman oldu?
Laikliği getirdi. Tekke ve zaviyeleri kaldırdı. Tarikat ve cemaatlerin toplumu geriye götürmelerine engel oldu. Kılık kıyafet devrimi ile geçmişin gerici izlerini sildi. Şeri hukuktan medeni hukuka, kulluktan yurttaşlığa, Osmanlıcadan Türkçeye geçildi. Saltanat ve Hilafet kaldırıldı. Türkiye’yi dünyanın saygı duyduğu bir ülke konumuna ve kadını da eşit yurttaş statüsüne getirdi…
Bu yüzden Atatürk’ü sevmezler. Demokratik laik cumhuriyetten yana olanlar için en büyük bayram olan cumhuriyet bayramı, gericiler için matem günüdür.
Bu arada Atatürk demekten kaçınan solcu arkadaşlarıma şunu hatırlatmak isterim:
Nasıl ki Çin devrimi Mao’suz. Sovyet devrimi Lenin’siz. Küba devrimi Che ve Fidel’siz. Latin Amerika devrimleri Bolivar’sız olmazsa. Türk devrimi de Atatürk’süz olmaz…
Gelelim gündemi yaratan Canan Kaftancıoğlu’na:
O’nun Atatürk dememesini doğru bulmuyorum. Ancak gericilerin gerekçesiyle de bir tutmuyorum. İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçiminin kazanılmasında önemli payı olan bir il başkanına hakaret etmeyi hiç doğru bulmuyorum.
Sosyalist kültürden gelip çoğunlukla liberallerin yönettiği bir partide uyumsuzluklar yaşıyor. Sanırım biraz da inatçı. Kurultay sürecinde de ciddi hatalar yaptı…
Atatürkçülüğün kötü kullanımının suçunu Atatürk’e yüklemek haksızlıktır. Gardırop Atatürkçülüğüne, tepki olarak da olsa Atatürk’ü yok saymak daha da büyük haksızlıktır…
Unutmayın ki bu gün il başkanı olduğunuz parti Atatürk’ün kurduğu partidir.
Atatürk demek kimsenin solculuğuna da sosyalistliğine de en ufak bir leke getirmez.
Devrimci bir dünya liderinin kurduğu bir ülkede yaşamak sadece onur verir…