Seçim harala gürelesinde bazı gazetelere yansıyan küçücük bir haber ne kadar dikkatini çekti kamuoyunun?
Oysa çok önemliydi, okuyalım haberi:
“İstanbul Çağlayan’da sara nöbeti geçirdiği iddia edilen bir adam, omzuna tutunduğu hakim tarafından beylik tabancasıyla bacağından vuruldu. Saldırıya uğradığını düşündüğü için ateş ettiği öğrenilen hakimin yaraladığı adam hastaneye kaldırıldı. Çağlayan’da bir davayla ilgili keşfe gelen İcra Hukuk Mahkemesi hakimi(33) inceleme yapmaya başladı. O esnada A.İ.Y.(63) iddiaya göre kaldırımda sara krizi geçirdi. Krizin verdiği panikle A.İ.Y. hakimin omzuna tutununca hakim saldırıya uğradığını düşünüp beylik tabancasıyla adamı yaraladı. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.”
İmam böyle yaparsa ülkenin Teksas halini alması garip midir?..
İşe bak!
Hakimler ne zaman keşfe silahla gider oldu?..
Hatta bırakın keşfi, hakimin silahla gezdiği bir ortamda hukuk ve adaletin tecelli edebileceğini düşünebilir misiniz?..
Bir de parantez içindeki rakama bakın, hakimin yaşı 33.
Her doğru işleyen mecra son yıllarda tümüyle bozulduğu için eskiden İstanbul’da 33 yaşında hakim mi görebilirdiniz; şimdi stajı bitirip kur’asını çeken bile İstanbul’da görev alabiliyor.
Gencecik, mesleki deneyimi olmayan, pişmeden büyük şehirlerde kürsüye çıkan(çıkamayan) hakimler, soruşturma açan(açamayan) savcılarımız var.
Mesleki deneyimle büyük yerlere gelme gibi bir pişme süreci yok artık.
E içi kaynıyor ondan mı silah taşıyor diyeceğiz o zaman..
Elbette hayır.
Hakimin silahla gezmesi kabul edilmesi mümkün olmayan ve yaptığı meslekle tümüyle çelişen bir tablodur.
Hele hele görev yaptığı sırada, keşfe bile silahıyla gitmesi?
Açıklanabilir bir hal değildir.
Haciz mahallinde eğer icra müdürlüğü gerek görürse veya taraf vekili talep ederse polis/jandarma görevlendirmesi yapılabildiğine göre yapılan keşif sorunlu bir dosyaya ilişkinse ve güvenlik endişesi taşınıyorsa kuşkusuz mahkeme de kolluk talep edebilirdi.
Hakimin sara nöbeti geçiren birini omzuna dokundu diye bacağından vurması nasıl iş yav?..
Bunu sıradan bir adli vaka olarak geçiştiremezsiniz.
Mesela HSK, ne yaptı bu hakim hakkında, açtı mı soruşturma falan?
Bu nasıl bir korku ki birisi dokunduğunda hakim silaha sarılıyor?
Nasıl bir travma halindeyiz?
Hele hele mahkeme keşfe zaten heyet olarak gidiyor.
Yani mahkemenin memuru var, mübaşiri var, aracın şoförü var, büyük ihtimal bilirkişi var, yine büyük ihtimal dosyanın tarafları veya vekilleri var…
Haliyle bir sürü insan var aynı anda orada.
O bir sürü insan arasında 63 yaşında biri kaldırımda sara krizi geçiriyor, hakimin omzuna tutunuyor..
Herkes uyuyor, hakim şerifliğe mi soyunuyor ne?..
Bang Bang Lucky Luke?
Ne bu Red-Kit mi?
Bu kadar kolay mı yani görev esnasındasın, şak diye silahına mı sarılıyorsun?..
Çok merak ediyoruz İstanbul’a mı özel bu durum yoksa hakimler bellerinde silahla mı dolanır oldu?
Türkiye’de en büyük sorunlardan biri silahlanma…
Ruhsatlısı, ruhsatsızı, pompalısı, internetten satılan abuk sabukluğu, bıçağı, trafikte karşımıza çıkan maganda sopalarını falan hatırlayın…
Küçücük haberdi bu.
Oysa öyle küçük bir olay değil, tam aksine vahim bir durum.
İmam böyle yaparsa.
Toplum ne yapmaz?