“ Benimle birlikte burada muharebe eden bütün askerler kesin olarak bilmelidir ki, bize verilen namus görevini eksiksiz yapmak için bir adım geri gitmek yoktur. Uyku, dinlenme aramanın, bu dinlenmeden yalnız bizim değil, bütün milletimizin sonsuza kadar mahrum kalmasına sebep olacağını hepinize hatırlatırım. ”
Gazi Mustafa KEMAL
Çanakkale Anadolu’nun batı kapısı.
Batı bu kapıyı tarihte iki defa zorlamış.
İlki Antik çağda Çanakkale Körfezinin güneyinde yer alan Truva kentinde batı dünyası ile Asya arasındaki ilk büyük savaş olan TRUVA SAVAŞI’ dır.
İstilacı Akalar- Batı- Savaşı Truva Atı hilesiyle kazanır. Kenti yağmalarlar. Tarihe de Truva Atını hediye eder.
İkincisi de büyük şair Mehmet Akif’in “Eski Dünyâ, Yeni Dünyâ, bütün akvâm-ı beşer,”dizelerinde ifade ettiği emperyalist güçlerin yer aldığı Çanakkale savaşlarıdır. Çanakkale’yi savaşla geçemeyen emperyalistler yeni Truva Atlarıyla başkentimizi işgal etmişlerdir.
Çanakkale, 1 m2’ye 6 bin merminin düştüğü tarihin insan öğüten değirmenidir…
Çanakkale, ölmeden mezara girenlerin yeridir.
Çanakkale, Mustafa Kemal’i tarih sahnesine çıkartarak Türk milletine armağan ettiği yerdir.
O Mustafa Kemal ki, “ÇANAKKALE GEÇİLMEZ ” yazısını altın harflerle tarihin sayfalarına yazdırmış, Başkomutanlık Meydan Muharebesinden sonra İzmir’e giderken “HEKTOR’un öcünü aldım” demiştir.
Çanakkale, toprağın vatan yapıldığı, Kuvay-ı Milliye ruhunun filizlendiği, ulus olma bilincinin yeşerdiği yerdir.
Kısaca Çanakkale TÜRKİYE CUMHURİYETİ’nin ÖNSÖZÜ’dür.
Çanakkale Savaşları Tarihi Alan Başkanlığı, Deniz Zaferi’nin 105. yılı nedeniyle ‘Hilalin Gölgesinde Saklı Abideler’ başlığıyla afişler hazırlatıyor ve afişlerde daha önce hiç kullanılmayan bir şekilde ‘Mustafa Kemal (Atatürk) bey’ yazdırıyor.
Suçluluk psikolojisi ile Mustafa Kemal’in Çanakkale Savaşı sırasındaki rütbesine sığınarak kendilerini savunmaya çalışıyor. Bu savaşta Mustafa Kemal’in rütbesini bilmeyen mi var? Afişin gölgesine saklanarak başka amaç peşinde koşmak bu olsa gerek!..
Çanakkale Savaşları Tarihi Alan Başkanlığı’nın kendi sorumluluk alanındaki Kabatepe Arıburnu Sahil Anıtı’ndaki, Atatürk’ün 1934 yılında yazdığı ve Sayın İçişleri Bakanı Şükrü Kaya aracılığı ile Gelibolu muharebe alanlarını ziyarete gelen ilk Avusturalyalı, Yenizellandalı ,İngiliz misafirlere ve tüm dünyaya Türk Milletinin hoş görüsünü ilan ettiği;
“ Bu memleketin toprakları üstünde kanlarını döken kahramanlar!.. Burada bir dost vatanın toprağındasınız. Huzur ve sükûn içinde uyuyunuz. Sizler Mehmetçiklerle yan yana, koyun koyunasınız. Uzak diyarlardan evlatlarını harbe gönderen analar! Gözyaşlarınızı dindiriniz. Evlatlarınız bizim bağrımızdadır. Huzur içindedirler ve huzur içinde rahat rahat uyuyacaklardır. Onlar bu topraklarda canlarını verdikten sonra, artık bizim evlatlarımız olmuşlardır. ”
1934- Gazi Mustafa Kemal Atatürk
Hitabındaki orjinal metin Türkçe’den İngilizce’ye çevrilirken, Türkçe metinde yer alan Atatürk’ün “…Sizler Mehmetçiklerle yan yana koyun koyunasınız…” sözleri, İngilizce metinde “ …there is no difference between the johnnies and the Mehmets tous where they lie side by side…” şeklinde yer almış, birileri (!) tarafından JOHNNİ’ler de işin içine katılmış ve tahrifat yapılmış ve aşağıdaki metin ortaya çıkmıştır.
“Bu memlekette kanlarını döken ve hayatlarını kaybeden kahramanlar! Şimdi burada bir dost ülke’nin toprağında yatıyorsunuz. Huzur içinde uyuyunuz. Bizim için, burada, koyun koyuna yatan Mehmetçiklerle JOHNNİ’ler arasında bir fark yoktur. Siz, uzak diyarlardan, evlatlarını harbe gönderen analar! Gözyaşlarınızı siliniz. Evlatlarınız bizim bağrımızdadırlar. Huzur içindedirler. Onlar bu topraklarda canlarını verdikten sonra bizim de evlatlarımız olmuşlardır.”
Şimdi soralım:
Sayın Çanakkale Savaşları Tarihi Alan Başkanlığı’nın bu tahrifattan bilgileri var mıdır?
Tarihimize, aziz şehitlerimize yönelik olarak yapılan bu yanlışlığın düzeltilmesi amacıyla CHP Balıkesir Sn. Mv. ORHAN SÜR’ün (21/03/2007 tarih ve 7/21652 Esas Numaralı Yazılı Soru Önergesi Çevre Ve Orman Bakanı Sayın OSMAN PEPE’nin 30.04.2007 tarih ve 610.01-645 /24913 sayılı cevapları ) daha sonra ise CHP Balıkesir Sn. Mv. Ergün AYDOĞAN’ ın (17/03/2010 tarih ve 7/13380 Esas Numaralı Yazılı Soru Önergesi )Türkiye Büyük Millet Meclisinde yürüttükleri yoğun çalışma sonucunda, Çevre ve Orman Bakanı Sayın Prof.Dr. Veysel EROĞLU’nun (04.09.2010 tarih ve 610.01-425 sayılı cevapları):
“ Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı Uzun Devreli Gelişme Planı uyarınca, Bakanlığımızca Milli Park için üniversitelerimizin Tarih bölümü görevlilerinden oluşturulan, “Yerel Tarih Kurumu” tarafından yapılacak çalışmalar neticesinde, eksiklerin giderilmesi için en kısa zamanda çalışmalara başlanacaktır.”
(Not: Bu konuda daha geniş bilgi için Sayın milletvekillerinin TBMM Başkanlığı’na vermiş oldukları yazılı soru önergeleri ve ilgili bakanların verdikleri yanıtlar incelenebilir.)
Sayın Çanakkale Savaşları Tarihi Alan Başkanlığı’nın , Osmanlı devletindeki rütbeler hakkında bilgi vermek yerine, Sayın milletvekillerinin gündeme getirdiği konuyla ilgili Sayın bakanların vermiş olduğu cevaplar doğrultusunda KABATEPE anıtında yapılan işlemler hakkında kamuoyunu bilgilendirmeleri daha doğru ve yerinde bir açıklama olurdu.
Afişlerde daha önce hiç kullanılmayan‘Mustafa Kemal (Atatürk) bey ifadesinin kullanılmasını kabul etmek mümkün değildir. KINIYORUM.
“ Tarih yazmak, tarih yapmak kadar mühimdir. Yazan yapana sadık kalmazsa değişmeyen hakikat, insanlığı şaşırtacak bir mahiyet alır. 1931 “ (Hasan Cemil Çambel, T.T.K. Belleten, Cilt: 3, Sayı: 10, 1939, S. 272)
Destanın 105. yılında başta ebedi başkomutanımız olmak üzere aziz şehitlerimizin manevi huzurunda saygı ile eğiliyorum