Evettt..Nerde kalmıştık?..
Çok sık değil..
Sıkmadan, sıkılmadan..
Ara, ara tadında..
Yola devam dedik..
Hadi bakalım..
***
Yaşı 80’nin üzerinde..
Bizim oraların Hacı abisi..
Yasak falan dinlediği yok.. Geliyor karşıdan..
Yaklaşma dedim durdu.
Nasılsın, hayırdır hacı abi ?.
-“Karantina, karantina”.. Sıkıldım çıktım işte!..
Hemen eve dönüyorsun, çabuk..
-Yav..Ben “entübe” edildim şimdi rahatım.
Çabuk eve!..
-Hacı ablan da evde yok.O da gelingillere gitti. Filyasyon varmış o bölgede..Kontrol altındalar..
Hayret bi şey ya..
Hacı abi üç cümle kurdu.
İki yabancı dili çözmüş durumda..
İtalyanca “karantina”, İngilizce “entübe”.. Filyasyon falan..
Şaka değil ha..
Türkçeyi “agu, gugu” konuşanın dilinde İtalyanca,İngilizce kelimeler..
Anlamını da biliyor..
Laf aramızda..
Hepimiz öğrendik, hepimiz..
Değişime bak..
***
ATM’de işlem yapıyorum.
Adamın nefesi ensemde..Gözü ekranda..
Birde arada bir uyarıyor.
-Giriş tuşuna bas, giriş tuşuna..
Sana ne be adam..Git işine!..
Katil olmak işten değil..
Hep başınıza gelmiyor mu?..
Ohhh.. Kurtulduk sonunda..
Şimdi iki metre arkada ..
Yaklaşmak ne kelime?.. Yüzde maske, elde eldiven..
Hah şöyle..Hizaya gelin!..
Öğretene bak!..
***
Ooo.. Merhaba ..
Şap, şup öpüşme hemen..
Birde süsme var.. Kafa tokuşturma..
Ne öyle o?..
Hoş geldin öp, güle güle öp, başın sağolsun öp..
Resmen mikrobik temas!..
Şükür.. Bunlar da bitti..
Çünkü;
Sosyal mesafeyi öğrendik!.
***
Haaaa…
El yıkamayı öğrendik el..
İki ay öncesine dönün..
Günde kaç kere el yıkardınız?..
Üç-beş en baba..
Yalan mı?..
Şimdi .. On dakikada bir..Parayı tut yıka, poşeti bırak yıka, neyi tuttuysan bırak, hemen yıka..
Elimizin rengi değişti..
Temizliği öğrendik temizliği..
***
Önümdeki kadın kasada ödeme yapıyor.
“Kredi kartım temassız ben işlem yaparım” diyor. Ellettirmiyor kartını kasiyere..
Kredi kartı kullanmayı öğrendik.
Kağıt paralar tedavüle çıktığından beri ilk defa gün yüzü gördüler..
Yıkandılar , yıkandılar..
Yalan mı?..
Domestos’a yatıran mı ararsın, Arap sabunuyla yıkayan mı , kurutup ütüleyen mi..
Paraların eli yüzü ağardı.
Hepsi mis..
Yok ama olsun temiz hiç değilse!..
Ah Corona sen nelere kadirsin sen..
***
Aklınıza gelir miydi?..
Camide cemaatle namaz kılınmayacağı..
Elle tutulmayan, gözle görülmeyen bi şey bunu da yaptı!..
***
Terzinin işi yoktu..Belediye bir araya getirdi maske dikimine başlattı..Üreticinin malına sahip çıkıldı..Pazar bulundu..Tok yatan, aç yatana el uzattı..Ev sahibi “feda” dedi, kiracı “Allah razı olsun” dedi..Banka işlemlerini evden yapar olduk..
Sosyal dayanışmayı hatırladık!..
Daha çok..Saysam bitmez inanın..
Neler, neler..
Daha da..neler olacak,neler?..
“Değişim” her şeyde.. Her yerde..
Yaşamın içinde, göbeğinde..
Üç ay önceki Dünya ile bugünkünün arasındaki değişime bakın..
İnanılmaz!..
Kendinize bakın..
Üç ay önceki “siz”; bugünkü “siz misiniz?.”
Valla değilsiniz..
Billa değiliz..
En azından elimiz yüzümüz ağardı..
Suretimiz değişti..
***
Bu illetten kurtulacağız elbette..
Öyle veya böyle..
Sırada..
“İŞ” ve AŞ” var!..
Aşacağız “ortak akılla”..
***
Bir de “birlik, beraberlik” den bahsederken “dayanışma” derken, bir yandan da “sen-ben” kavgası edenlerin “dilleri” değişse…
DEĞİŞECEK!..
“Değişim” her yerde..
Her şeyde dedik ya..
O da ;
DEĞİŞECEK!..
O da..
Her şey güzel olacak!..
Hoşça kalın..