15 TEMMUZ 2016

Yayınlanma Tarihi :
15 TEMMUZ 2016

Ne kabus geceydi.

Unutmak mümkün değil.

Boğaziçi Köprüsü ve Atatürk Havalimanı’nda başlayan olayların ne olduğunu daha idrak edememişken, Ankara’nın dört bir köşesine düşen bombaların ağır bir ihanet şebekesiyle karşı karşıya olduğumuzu gösterdiği anlar…

Sonrasında…

Milletin inanç ve kararlılığıyla birlikte hainler için kabusa dönüşen o gece…

Şehit düşen vatan evlatlarının acısı da, bayrak uğrunda gövdesini siper edenlerin kahramanlıkları da hala dün gibi taze…

2016’nın 15 Temmuz’unda yaşanan onca şeyin şu gerçekleri anlamaya faydası oldu aslında:

Türkiye’nin düşmanı bitmez.

Türkiye’nin dış düşmanı ne kadar çoksa, iç düşmanları belki ondan da çoktur.

Türkiye’nin tek çıkış yolu Atatürk İnkılapları’na bağlı kalmaktır.

Türkiye’nin tek doğrusu akıl, aydınlık, bilgi ve ilim olmalıdır.

Demokrasinin, insan haklarının, laikliğin hayatımız, ülkemiz ve yarınlarımız için ne kadar önemli olduğunu bir kez daha göstermiştir 15 Temmuz.

Evet, kanlı darbe girişimidir.

Evet, Türk halkının sağduyusu ile başarısız olmuştur.
Evet, dış güçlerin parmağı vardır.
Ve ne yazık ki Kurtuluş Savaşı’nda dahi Ankara’ya düşman ulaşmamışken başkentin ortasında Gazi Meclisimiz bombalanmıştır.

Ve yine ne acıdır ki bu darbe, bir ruh hastasının peşine takılanları gösterdi bize. Asıl ders almamız gereken nokta burası.

Siyasetin palazladığı, göz yumduğu…

Necip Hablemitoğlu’nun, Uğur Mumcu’nun, İlhan Selçuk’un, Emin Çölaşan’ın ve daha nice ismin kaç yıl öncesinden yaza yaza, söyleye söyleye, dil döke döke anlatmaya çalıştığı…
Ama bizzat devletin görmediği…

Hatta bu yapıya el atan Nuh Mete Yüksel gibi savcıların hayatlarının karartıldığı…

Nice kumpas, nice oyun, din maskesi altında nice dalavere ile devletin her noktasının ele geçirildiği ibret alınacak bir derstir 15 Temmuz.

O zaman FETÖ’yü övenlerin bugün FETÖ’yü yermeleri değildir önemli olan.

Önemli olan taaa o zamanlarda FETÖ’nün nasıl övülebildiğidir.

Nasıl aklını kaybetmişliktir!

Nasıl geleceği yok etmektir!

Nasıl bir tutulmadır?

Nasıl bir afyonlaşmadır?

Meslekten atılan binlerce hakim savcı varken….
O binlerce hâkim ve savcıyı mesleğe kabul edenlere bakmak gerek.

Sayısız asker ordudan ihraç edilirken…

O generallerin nasıl olup da bir din safsatacısının peşine böyle takılabildiğinin araştırılmasıdır asıl bakılması gereken.

Bugün 15 Temmuz.

Türkiye’nin iç düşmanlarının dıştan daha tehlikeli olduğuna inanıyoruz.

Çünkü bu topraklar dünyanın en güzel coğrafyasında bulunmakla beraber maalesef kendi içinde çok fazla hain yetiştiriyor.

Kendi kendimizi baltalamasak…

Siyasi oyunlar içinde boğulmasak…

Ortak paydada birleşmeyi başarsak…

Atatürk ile Cumhuriyet ile hukuk ile kavga etmesek…

Başaramayacağız şey yok.

Yeter ki bugün, bu gece, 15 Temmuz’u düşünürken şu değişmez gerçeği vazgeçmemek üzere görebilelim:

Tek yol Cumhuriyet…

Tek çare demokrasi…

Tek önder Atatürk…

Ve izlememiz gereken tek yol O’nun yolu…

YORUM YAP